AB Liderler Zirvesi devam ederken AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB Konseyi Başkanı Charles Michel ve AB Dönem Başkanı Fransa'nın Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ortak basın toplantısı düzenledi.

Von der Leyen, Ukrayna ve Moldova'ya aday ülke statüsü verilmesine değinerek, Avrupa için tarihi bir gün olduğunu ifade etti.

Katılım sürecinin mümkün olduğunca hızlı olacağından ve iki ülkenin gerekli reformları hayata geçirmek için çok çalışacağından emin olduğunu söyleyen von der Leyen, Gürcistan'a üyelik perspektifi verilmesinin büyük bir adım olduğunu belirtti.

Macron da "Ukrayna, Moldova ve Gürcistan'a AB perspektifi vermemiz Rusya'ya güçlü bir mesaj." diyerek, Gürcistan'ın da Komisyon'un belirlediği şartları yerine getirmesi halinde aynı statüye sahip olacağını dile getirdi.

Avrupa kıtasındaki savaş nedeniyle Batı Balkanların her zamankinden daha önemli olduğunu ifade eden Macron, Bulgaristan'ın aday ülkeler Kuzey Makedonya ve Arnavutluk'un AB ile katılım müzakerelerine başlamasına getirdiği vetoyu kaldırmanın AB'nin sorumluluğu olduğunu söyledi.

Michel de bugün Gürcistan'a net bir AB üyelik perspektifi sağlandığını, AB'nin reformları yapması için Tiflis yönetimi ile yakından çalışacağını belirtti.

Michel, Fransa dönem başkanlığı altında yapılan son liderler zirvesi olduğuna dikkati çekerek Macron'a, başkanlığı için teşekkür etti.

AB Liderler Zirvesi devam ederken zirvede alınan kararların Ukrayna, Moldova ve Gürcistan'ın üyelik başvuruları, Batı Balkanlar, Ukrayna ve Doğu Akdeniz ile ilgili bölümleri kamuoyuyla paylaşıldı.

Kararlarda Ukrayna, Moldova ve Gürcistan'ın Avrupa perspektifi kabul edildiği, Ukrayna ve Moldova'ya aday ülke statüsü verildiği belirtildi.

Üç ülkenin geleceğinin AB'de olduğu kaydedilen karar bildirisinde, Gürcistan'ın bazı reformlar yapması gerektiği belirtilen AB Komisyonu görüşleri uyarınca bunların yapılması halinde Gürcistan'a da adaylık statüsü vermeye hazır olunduğu ifade edildi.

Kararda, "AB'nin yeni üye hazmetme kapasitesi göz önünde bulundurularak, her ülkenin AB yolundaki ilerlemesi Kopenhag kriterlerini karşılamasına bağlıdır." denildi.

Batı Balkanlarla ilgili bölümde ise bölge ülkelerinin AB katılım süreçlerinin hızlandırılması çağrısı yapıldı.

Yargı bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü ve yolsuzlukla mücadele alanındaki reformların önemine vurgu yapılan karar bildirisinde, Bulgaristan ile Kuzey Makedonya arasındaki müzakerelerde yaşanan gelişmelerle ilgili bilgi alındığı, kalan meselelerin hızlıca çözümlenmesi ve Kuzey Makedonya ile Arnavutluk'un katılım müzakerelerinin gecikmeden açılması için çağrı yapıldı.

Kararlarda Sırbistan ile Kosova arasındaki normalleşmede acilen somut ilerleme sağlanmasının önemi teyit edildi.

Bosna Hersekli liderlerin 12 Haziran'da vardıkları siyasi anlaşmaya atıf yapılan karar bildirisinde, Bosna Hersek'teki siyasi liderlerin anlaşmada ortaya koyulan taahhütleri yerine getirmesi, anayasa ve seçim reformunun acilen yapılması için çağrıya yer verildi.

AB'nin Bosna Hersek'e aday ülke statüsü vermeye hazır olduğu kaydedilen karar bildirisinde, AB Komisyonunun daha önce konuyla ilgili bildirdiği görüşündeki 14 ana öncelikle ilgili AB liderlerine daha sonra konuyu ele almaları için rapor sunması istendi.

Kararların Doğu Akdeniz ile ilgili paragrafında Türkiye'nin eylemleri ve açıklamaları hakkında AB Konseyi'nin "derin endişe" bildirdiği hatırlatılarak "Türkiye'den uluslararası hukuka saygı duyması, Doğu Akdeniz'de bölgesel istikrarın çıkarı için gerginliği düşürmesi ve iyi komşuluk ilişkilerini desteklemesi beklentisi bulunduğu" görüşüne yer verildi.

Bildirideki Ukrayna kısmında ise Rusya'ya yönelik yaptırımların uygulanmasıyla ilgili AB'nin çalışmalarının devam ettiği, özellikle AB adayı ülkeler başta olmak üzere uluslararası camianın yaptırımlar konusunda AB ile aynı çizgiyi izlemesinin beklendiği ifade edildi.

Liderler, AB'nin yaptırımlarının ihlalinin suç sayılmasına yönelik çalışmaların hızlıca sonuçlandırılmasını istedi.

Ayrıca Ukrayna'ya askeri yardımların artırılması için çalışmaların artırılması istendi.

Ukrayna'nın tahıl ihracını engellemeyi bırakması için Rusya'ya çağrı yapılan bildiride, BM Genel Sekreterinin tahılın Ukrayna'dan çıkarılması amacıyla yürüttüğü çalışmaların desteklendiği vurgulandı.