radyobir
radyobir

"Suudi savcı pazar günü Türkiye'ye geliyor"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Suudi başsavcının Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili olarak Pazar günü Türkiye'ye geleceğini açıkladı.

26 Ekim 2018 12:14 | Kategori:

Erdoğan konuyla ilgili şunları söyledi:

"2 Ekim tarihinde İstanbul’da bizi çok üzen, dehşete düşüren ve tedirgin eden vahşi bir cinayet işlendi. Ölen de öldürenler de bizim vatandaşlarımız olmamakla birlikte hem olayın ülkemiz sınırları içinde gerçekleşmiş olması, hem vicdani ve insani sorumluluklarımız bizi bu meseleyle yakından ilgilendirmeye zorladı. Gazeteci Cemal Kaşıkçı, Türk vatandaşı bir hanımefendiyle yapacağı bir evliliğin resmi işlemler için gittiği ülkesinin başkonsolosluğundan bir daha çıkmadı.

Suudi yetkililerinden oralardan da yapılan açıklamalar ayrıca farklı bir endişeye sevk etti. O da neydi? Cemal Kaşıkçı’nın konsolosluktan çıktığı ifadesiydi. Bu açıklamalar tabi çok komikti. Cemal Kaşıkçı gibi bir insan konsolosluktan çıkacak da nişanlısını almayacak? Bunun izahı mümkün mü? Bu çocukça açıklamalar devlet ciddiyetiyle uyuşmaz. Tabi bunlar bizim de mesuliyetimizi daha da artırdı.

Tabi bu arada emniyet, istihbarat ve yargı birimlerimizin titiz çalışmalarında mesele büyük ölçüde aydınlandı. Bakıyorsunuz suudi önemli bir yetkili şu ifadeyi de kullanıyor. Diyoruz ki, öldürüldüğü ayan beyan ortada da nerede? Bu cesedi göstermeniz lazım. Buradan çıktı diyorsunuz, çıktıysa biz de diyoruz ki ispat. Bu da yok. Kaldı ki 15 + 3. 18 kişi. En sonunda 18 kişinin tutuklandığı kabul edildi. Bunu tabi ben bizzat öğrendim, dinledim. Tabi şimdi burada şöyle bir soru ortaya çıkıyor. Bu 18 kişi Cemal Kaşıkçı’nın kimler tarafından öldürüldüğünü biliyor. Bunun başka izahı yok. Çünkü fail bunların içinde. Fail bunların içinde değilse o zaman yerli işbirlikçi kim bunu açıklayacaksınız. Bunları açıklamadığınız sürece o zaman Suudi Arabistan bu zandan kurtulamaz.

"15 KİŞİYE TALİMATI VEREN KİM"

Orijinallerini vermemek suretiyle zaten verdik veriyoruz. Bunu Suudi Arabistan’a da verdik. Onlar bunu gördüğü zaman, hepsi şaşırıyorlar. Kullandıkları ifadeler çok çok enteresan. Çünkü mesele sıradan bir mesele değil. Aslında fail belli. Ha şimdi buradan bir şey daha çıkıyor ortaya. Peki bu talimatı veren kim? Bu 15+3. 15 kişinin Türkiye’ye gelmesi talimatını veren kim?

"ELİMİZDE BAŞKA BİLGİLER VAR"

Cuma günü buraya yerleşenler, ardından Pazartesi’yi Salı’ya bağlayan gece bu gelenler kimlerin talimatıyla geldi? Bunu da yetkililerin açıklaması lazım. Tabi elimizde başka bilgi belge yok değil var. Gün ola harman ola. Ama çok aceleci olmanın da anlamı yok. Şimdilik ilk etapta bir defa Kaşıkçı’yı öldürenleri Suudi yetkililer açıklayacak.

"SUUDİ BAŞSAVCI PAZAR GÜNÜ TÜRKİYE'YE GELECEK"

Pazar günü başsavcıyı Türkiye'ye gönderiyorlar, İstanbul’da başsavcımızla bir araya gelecekler. Bu görüşmelerde bakalım ne gibi bir kanaat hasıl olacak, bunu da göreceğiz. Bütün mesele o son açıklanan yerli işbirlikçi kim? Bunu sıradan birisi açıklamıyor. Dışişleri bakanı açıklıyor. Peki kim o? Onu bildiğine göre onu da bileceksin. Böyle bir açıklama yapmadım diyor. Yahu her yere düştü bu. Ağzından kaçırır şöyle olur böyle olur, bunu söylediniz. Ama her şeyden öte o da bir kenara, 15 kişiyi Türkiye’ye gönderen kim? Şu anda bunlar tutuklu.

"O ZAMAN BİZE TESLİM EDİN, BİZ YARGILAYALIM”

Bunda kararlıysanız, bu şaibeyi ortadan kaldırmak istiyorsanız bu işbirliğimizin ortak noktası 18 kişidir. Konuşturamıyorsanız olay İstanbul’da vuku bulmuştur. O zaman bize teslim edin, biz yargılayalım. Ve bunu yetkililerine de aynı şekilde ilettik. Türkiye’nin gösterdiği ahlaki ve insani duruş başta maktulün ailesi, nişanlısı, sevenleri olmak üzere tüm dünya tarafından takdirle karşılamıştır.

Sitemiz yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm haklarının sahibidir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
YUKARI