Almanya lideri Angela Merkel, Manfred Weber isminde ısrar ediyor. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise, Weber ismine kesinlikle karşı çıkıyor. İki lider, 20-21 Haziran tarihlerinde yapılacak zirve öncesinde Brüksel'de bir araya gelerek krizi aşmaya çalışacak.

Avrupa Parlamentosu seçimlerinin ardından yeni AB'nin yönetimine gelecek isimler bir türlü belirlenemiyor. AB liderleri, yaklaşık 3 haftadır hızlı bir diplomatik trafikle, isimler üzerinde pazarlıklarını sürdürdü. Ancak görüşmeler, Jean Claude Juncker'den boşalacak AB Komisyonu Başkanlığına kimin geleceği sorusu üzerinde tıkandı.

Almanya Başbakanı Merkel AP'nin en büyük grubu muhafazakar sağ Avrupa Halk Partisi (PPE) grubunun adayı Manfred Weber'i destekliyor. Göçmen krizi nedeniyle iktidarı zayıflayan Merkel'in, Berlin'de Ukrayna Cumhurbaşkanı'nı karşılarken dakikalarca titremesi de imajını zayıflattı. Bunun üzerine bir de AB Komisyonu Başkan adayının kaybetmesini istemeyen Merkel, ısrarla Weber'in arkasında durmaya devam ediyor. Kendi ismi de aynı makam için geçen Merkel, henüz bu konuda açıklama yapmıyor.

Macron ise, Almanca "Spitzenkandidat" olarak tanımlanan ve seçimlerde birinci gelen grubun adayının komisyon başkanı olmasını öngören prensibin artık sona erdiğini Weber'in "otomatik aday" olamayacağını savunuyor. Ancak kendisi de bir aday ismi açıklamadığı için, Brüksel kulislerinde bir değerlendirme de yapılamıyor.

Komisyon başkanlığı için Weber'in yanı sıra, sosyal demokrat Başkan yardımcısı Hollandalı Frans Timmermans, Danimarkalı liberal Rekabet Komiseri Margrethe Vestager ve henüz aday olduklarını resmen açıklamasalar da, Fransız eski bakan Brexit müzakerecisi Michel Barnier ile Belçika'dan Charles Michel'in adı da geçiyor.

Macron, "Başkan olacak karizması ve tecrübesi yok" dediği Weber'in minder dışı kalması durumunda, Brexit görüşmelerinde ismi öne çıkan Fransız politikacı Michel Barnier'nin başkan olmasını istiyor. Ancak Barnier ismi üzerinde uzlaşma sağlanamazsa, vergi kaçakçılığına karşı verdiği mücadele ile ünlenen liberal grubun adayı Margrethe Vestager ismini desteklemeyi planlıyor. Liberal gruba 21 milletvekili ile güç kazandıran Macron, AB yönetiminde bu grup aracılığıyla söz sahibi olmayı hedefliyor.

İsmini "Avrupayı Yenile/Renew Europe" olarak değiştiren Liberal Grubun başına, kendi partisinin liste başı ismi Nathalie Loiseau'yu getirerek yeni AB planını Liberal grup aracılığıyla uygulamaya geçirmek isteyen Macron, Loiseau'nun gazetecilerle sohbeti sırasında birbiri ardına AB yönetimi ve liberal grup üyeleriyle dalga geçen sözlerinin ardından bu plan suya düştü. AP'ye ilk kez giren Macron'un partisinin Brüksel'e girişi tam bir fiyaskoya dönüşürken, bu skandal Macron'un elini zayıflattı.

Paris ve Berlin arasında son zamanlarda yükselen politik ve diplomatik tansiyon da uzlaşmayı kolaylaştırmıyor. Macron'un yeni Avrupa reformuna Almanya'nın kayıtsız kalması iki ülkeyi AB'de uzaklaştırıyor. Le Monde gazetesi, "Weber diskalifiye olursa, Merkel Fransız adayı desteklemez" diyerek, bu soğuk savaşı özetliyor. Özetle, eğer Fransa Weber'e "veto" koyarsa, Almanya da Barnier'i "veto etmeye" hazırlanıyor.

Merkel ve Macron tek başına komisyon başkanlığını belirleme gücüne sahip değil. İspanyol sosyalist Başbakan Pedro Sanchez'in seçimi ve diğer dengeler de belirleyici olacak. Ancak AB'nin iki dinamo ülkesinin lideri son bir uzlaşı arayışı için zirveden önce baş başa görüşecek. Macron erken saatte Brüksel'e giderek, isimleri belirlemekle görevlendirilen AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ve diğer liderlerle de eğilim yoklayacak. Ardından akşam yemeğinde tüm liderler isimler üzerinde tartışacak. AB diplomatları bir uzlaşmanın "çok zor" olacağını ancak imkansız da olmadığını dile getiriyor. Ama uzlaşma olmazsa, liderlerin Haziran ayı sonunda yeniden bir araya gelmeleri de ihtimal dahilinde. AB liderleri, 1 Temmuz'dan önce bir isim üzerinde uzlaşamazlarsa, Avrupa Parlamentosu, Konsey'in önerisi olmaksızın, 2 Temmuz'da Başkanı'nı seçecek.

AB'nin diğer önemli yönetim makamlarının seçilmesi de komisyon başkanının kim olacağı sorusuna kilitlendi. Komisyon Başkanı kilidinin çözülmesinin ardından, AP Başkanı Antonio Tajani, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi ve Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini'nin yerine seçilecek isimler de hızla belirlenecek.