radyobir
radyobir

Adalet Baktanı müdahaleyi savundu

Adalet Bakanı William Barr, bugün Demokrat Parti'nin kontrolundaki Temsilciler Meclisi'nde Beyaz Saray'ın George Floyd'un polis nezaretinde hayatını kaybetmesinden sonra patlak veren protestolara ilişkin uygulamaları ve Başkan Trump'ın müttefikleri hakkındaki davalarla ilgili olarak ifade verdi.

29 Temmuz 2020 09:15 | Kategori: Dünya

Oturumda Demokratlar'ın sert eleştirilerine maruz kalan ve Demokrat üyelerce sık sık sözü kesilen Barr, Başkan Donald Trump'a yakın kişilere yardım etmek için yüksek profilli davalara müdahil olduğu ve Trump'ın yeniden seçilme çabasına destek olmak için görevini kötüye kullandığı suçlamalarını reddetti.

Barr, protestolar sırasında güvenlik güçlerinin sert müdahalesini de savundu, "şiddet yanlısı ayaklanmacılar ve anarşistlerin meşru protestoları gasp ettiğini" söyledi.

Barr'ın Temsilciler Meclisi Adalet Komisyonu'nda ifade verdiği oturumun saat 10.00'da başlaması bekleniyordu. Ancak Adalet Komisyonu Başkanı Jerry Nadler'ın bulunduğu aracın bu sabah saatlerinde bir trafik kazasına karışmış olması sebebiyle oturum saat 11 civarında başlayabildi. Jerry Nadler'ın sözcüsü, Adalet Komisyonu Başkanı'nın kazada yaralanmadığını belirtti.

2019 yılı Şubat ayında göreve başlayan Adalet Bakanı William Barr, Temsilciler Meclisi Adalet Komisyonu'ndaki oturumda ilk kez ifade vermiş oluyor. Oturumda, Adalet Bakanlığı'nın protesto gösterilerini dağıtmak için Oregon eyaletinin Portland kentine ve başkent Washington'a federal güvenlik güçleri sevk edilmesinde oynadığı rol ele alınıyor.

Adalet Bakanlığı müfettişliği, geçen hafta bu iki kente federal polis gücünün gönderilmesine ilişkin soruşturma açmıştı.

Komisyon başkanından Barr'a: "Yazıklar olsun size"

Komisyon başkanı Nadler açış konuşmasında Barr'a hitaben, "Başkana iyilik yapma yönünde bariz bir çaba sergileyerek bakanlığın profesyonel temellerine karşı ısrarlı bir damga vurdunuz" dedi. Barr'a sert eleştirilerde bulunan Nadler, "Yazıklar olsun size" ifadesini kullandı. Barr da, "Doğru olduğunu hissettiğim şeyleri yapma özgürlüğüne sahibim" yanıtını verdi.

Nadler, Trump yönetiminin Adalet Bakanlığı'nı sıradan Amerikalılar yerine güç sahibi çevrelere hizmet eden bir şekle dönüştürdüğü görüşünü dile getirerek, komisyonun Amerikalılar'ı "bu tür yolsuzluklardan" koruma sorumlululuğu taşıdığını belirtti.

Jerry Nadler ayrıca Barr'ı, polis teşkilatlarında reform ihtiyacını görmezden gelmekle eleştirdi.

Cumhuriyetçi Kongre üyesi polise şiddeti gösteren 8 dakikalık video izletti

Cumhuriyetçi üyeler ise, Barr'ı ve Trump yönetimini savunan açıklamalar yaptı, barışçı protestolarda şiddetin yeri olmadığı mesajını verdi. Komisyonun en kıdemli Cumhuriyetçi üyesi Jim Jordan, protestocuların uyguladığı şiddeti gösteren 8 dakikalık bir videoyu oturum sırasında izletti. Videoda Chicago, New York ve Portland kentlerinde güvenlik güçlerinin protestocuların saldırısına uğradığı anlar yer alıyor.

Demokrat üyelere "tanığı konuşturmuyorsunuz" eleştirisi

Jordan ve komisyonun diğer Cumhuriyetçi üyeleri, Demokratlar'ı Barr'ın kendisini ifade edebilmesine imkan vermemekle eleştirdi. Jordan, "Tanığın, verilen mesajlara, sorulan sorulara ve yöneltilen saldırılara yanıt vermesine izin verilmediği başka bir oturum hatırlamıyorum" diyerek eleştirisini dile getirdi.

Bazı Cumhuriyetçi üyelerin, kendilerine ayrılan süreyi sorulardan ziyade Barr'a söz hakkı vererek doldurması tercih ettiği görüldü.

Siyah Amerikalı George Floyd'un Mayıs ayında Minnesota eyaletinin Minneapolis kentinde polis nezaretinde yaşamını yitirmesinden bu yana ırkçılık ve polis şiddetini protesto amacıyla düzenlenen çoğunlukla barışçı protestolar, Amerika'nın çeşitli kentlerinde haftalardır devam ediyor.

Kundakçılık ve yağmalama olaylarını öne çıkaran Adalet Bakanı Barr, bu eylemlerden aşırı solcu "Antifa” hareketini sorumlu tutmuş ve federal savcıları protestocuları cezalandırmaya çağırmıştı. Ancak Reuters haber ajansı, Haziran ayında incelediği federal davalarda, sanıkların aşırı solcu hareketlere mensup olduğuna ilişkin yeterli delil olmadığını yazmıştı.

Barr: "Polis teşkilatında sistematik bir ırkçılık yok"

Barr, George Floyd'un ölümünü, ABD'deki siyahlar ve güvenlik güçleri arasındaki ilişkiler konusunda gerekli bir gözden geçirme sürecini başlatan "korkunç" bir olay olarak niteledi.

Ancak Barr oturumda Demokratlar'ın, ABD'de "sistematik ve kurumsal ırkçılık" sorununa yönelik değerlendirmelerine, "Polis teşkilatlarında sistematik bir ırkçılığın olduğunu düşünmüyorum" diyerek yanıt verdi.

Adalet Bakanı Barr, Amerika çapında polis teşkilatlarının sistematik ayrımcılık yaptığına ilişkin suçlamalara itirazını dile getirerek, "meseleye kökleri derine uzanan ırkçılık muamelesi yapmak konuyu basitleştirmek olur" dedi.

"Portland'da olanlar protesto değil ABD hükümetine bir saldırı"

Adalet Bakanı Barr, oturumda yaptığı açılış konuşmasında, bazı protestocuların federal mahkeme binasına saldırıda bulunduğu Oregon eyaletinin Portland kentindeki protestoları bastırmak için federal güvenlik güçlerine başvurulmasını savundu.

Barr, açıklamasında, "Gece mahkeme binasında olanlar mantık çerçevesinde protesto olarak değerlendirilemez. Bu, her anlamda ABD hükümetine saldırıdır” değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Barr, "Federal hükümetin seçilmiş yetkilileri olarak, bu komisyonun her bir üyesi, siyasi görüşleriniz ya da Trump yönetimi hakkındaki hisleriniz ne olursa olsun, federal yetkililere karşı şiddeti ve federal mülklere zarar verilmesini kınamalıdır" diye konuştu. Barr, Portland'daki olaylarla ilgili olarak, "Federal mahkeme binasının tahrip edilmesini bir kenarda durup izleyemeyiz" ifadesini kullandı.

Kentlere federal görevliler gönderme operasyonunun Trump'ın yeniden seçilme kampanyasına destek olma çabası olup-olmadığı sorusunu "Hayır" diye yanıtlayan Barr, bu görevlilerin Portland dışında kentlere gönderilmediğini çünkü oralarda yerel polisin "görevlerini yaptığını" söyledi.

"Protestolar şiddet yanlılarının gaspına uğradı"

Barr, ABD genelindeki protestoların şiddet kışkırtıcısını gruplarca "gasp edildiğini" belirtti, olaylarda polis güçleri arasındaki zaiyatın boyutunun sivillerden çok daha fazla olduğunu kaydetti.

Adalet Bakanı Barr, Portland ve diğer kentlerde patlak veren şiddetin Floyd'un ölümüyle ya da polisin azınlıklara müdahalesi konusunda meşru reform çağrılarıyla bir ilgisi olmadığını belirtti.

Barr ayrıca "Sokaklardaki şiddetin siyahların hayatına karşı oluşturduğu tehdit, polisin görevini kötüye kullandığı durumlarda oluşan tehditten çok daha büyüktür" ifadesini kullandı.

Temsilciler Meclisi soruşturması

Temsilciler Meclisi Adalet Komisyonu Başkanı Jerrold Nadler, geçen ay, Adalet Bakanlığı'nın aşırı siyasallaşıp-siyasallaşmadığına ilişkin geniş kapsamlı bir soruşturma açmıştı.

Soruşturma, Adalet Bakanı Barr'ın Başkan Trump'a yakın bazı kişilerin ceza davalarına müdahale etmesi üzerine açılmıştı. Barr, Şubat ayında Trump'ın yakın dostu Roger Stone'a verilecek cezanın hafifletilmesi için harekete geçmiş, bu adım, dört Adalet Bakanlığı savcısının davadan çekilmesiyle sonuçlanmıştı.

Bu savcılardan biri olan Aaron Zelinsky, Haziran ayında Temsilciler Meclisi Adalet Komisyonu'nda verdiği ifadesinde, yöneticlerinin kendisine Barr'ın attığı adımların siyasi güdümlü olduğunu söylediğini belirtti.

Barr'ın Mayıs ayında da eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn aleyhindeki suçlamanın düşürülmesi için harekete geçmesi, Flynn'in cezası hakkında hükmedecek yargıçla bakanlık arasında halen devam eden hukuk mücadelesinin zeminini hazırladı.

Demokrat Kongre üyesinden "Barr azledilmeli mi?" tasarısı

Komisyonun Demokrat üyelerinden Steve Cohen oturumda yaptığı açıklamada, Barr'ın adımlarını soruşturmak ve görevinden azledilmesinin gerekip gerekmediğini değerlendirmek üzere bir tasarı sunduğunu açıkladı.

Barr: "Trump kararlara müdahale girişiminde bulunmadı"

Barr ise ifadesinde, "Trump'ın alınan söz konusu kararlara müdahale etme girişiminde bulunmadığını" söyledi.

Adalet Bakanı Barr, Trump'a yakın kişilere yardım etmeyi amaçlayan adımlar atmadığını, bu kişilerin özel muameleyi hak etmediğini ancak diğer davalılardan daha sert muameleye tabi tutulmamaları gerektiğini belirtti.

Barr, Haziran ayında ise Başkan Trump'ın kişisel avukatı Rudy Giuliani hakkında soruşturma yürüten New York Güney Bölge Başsavcısı Geoffrey Berman'ı görevden uzaklaştırmıştı.

Berman, Temsilciler Meclisi Adalet Komisyonu'nda verdiği ifadesinde, ''Adalet Bakanı'nın niyeti nedir bilmiyorum ama attığı tutarsız ve açıklaması olmayan bu adımlar bende ciddi kaygı uyandırıyor" demişti.

"Rusya 2020 seçimlerine müdahale etmeye çalışıyor mu?" sorusu

Oturumda Barr'a, Rusya'nın ABD'de bu yılın Kasım ayında yapılacak seçimlere olası müdahalesi konusunda ne düşündüğü de soruldu. Barr, "2020 seçimlerine müdahale girişiminde bulunacağını varsaymamız lazım" dedi.

Barr ayrıca bir başka soru üzerine, 2020 seçimlerine hile karışacağına inanmak için bir nedeninin bulunmadığını söyledi.

Barr'dan komisyon başkanına "sizi bir saat bekledim, öğle yemeği yemedim" çıkışı

5 saat süren oturumda zaman zaman gerilim yükselirken, ne zaman ara verileceği gibi ufak meselelerden bile tartışma çıktı.

Oturum sırasında "5 dakika ara verebilir miyiz?" diye soran Barr'a komisyon başkanı Nadler "Hayır" yanıtını verdi.

Bunun üzerine Barr, trafik kazası nedeniyle sabah oturuma geç kalan Nadler'a, "Sizi bu sabah 1 saat bekledim. Öğle yemeği yemedim" diyerek çıkıştı. Barr, Nadler'e hitaben, imalı olarak "Gerçek çok şık bir hareket sergiliyorsunuz" ifadesini kullandı.

Sitemiz yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm haklarının sahibidir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
YUKARI