radyobir
radyobir

Ankara-Berlin hattında sıtma ilacı krizi

Almanya'nın Türkiye'deki korona tedavisinde sıtma ilacının kullanılması nedeniyle seyahat uyarısını kaldırmadığı iddia edildi. Türk yetkililer ise DW Türkçe'ye tedavi yöntemini hastanın seçtiğini ilettiklerini söyledi.

27 Haziran 2020 09:11 | Kategori: Dış Politika

Spiegel'in haberine göre, Almanya Türkiye'ye yönelik seyahat uyarısını kaldırmamakta ısrar ediyor. Spiegel'in Almanya Dışişleri Bakanlığı kaynaklarına dayandırdığı haberde, Türkiye'de koronavirüs tedavisinde etken maddesi hidroksiklorokin olan ilaçların kullanılmasının seyahat uyarısının kaldırılmamasının nedenlerinden biri olduğu öne sürüldü.

Haberde, Almanya Dışişleri Bakanlığının bu zorunlu tedavi nedeniyle seyahat uyarısının gevşetilemeyeceği görüşünde olduğu belirtildi. Alman tarafının Türkiye'ye seyahat uyarısının kaldırılması için bu tedaviden vazgeçilmesi gerektiği mesajı verdiği ifade edildi. Haberde, Alman turistlerin Türkiye'de COVID-19'a yakalanmaları halinde sıtma ilacı ile tedavi edilmeleri ihtimalinin Berlin'de rahatsızlık yarattığına işaret edildi.

Türkiye'de hastaneye yatırılan COVID-19 hastalarına uygulanan tedavide sıtma ilacının etken maddesi hidroksiklorokin kullanılıyor.

Bu ilaçların COVID-19 tedavisindeki etkisi ve hastalar için oluşturduğu riskler  tam olarak bilinmediği gerekçesiyle Almanya'da ise hidroksiklorokin kullanılmasına izin verilmiyor.

Türk Turizm Bakanlığından yanıt

Türkiye Turizm Bakanlığı da iddiaların doğru olup olmadığı konusunda DW Türkçe'nin sorularını yanıtladı. Türkiye ve Almanya arasındaki görüşmelerde hidroksiklorokin tartışmasının gündeme geldiğini doğrulayan Turizm Bakanlığından üst düzey bir yetkili, haberdeki konunun yeni olmadığını, Alman makamları ile yapılan görüşmelerde bu ilacın birkaç hafta önce gündeme geldiğini söyledi. Yetkili, konunun Antalya'daki büyükelçiler toplantısında konuşulduğunu, 14 günlük karantina meselesi ile ilgili Robert Koch Enstitüsü'ne bir mektup gönderdiklerini ve bu mektupta tedavi protokollerini ayrıntılı şekilde anlattıklarını da dile getirdi. 

Alman makamlarına Türkiye'de çeşitli tedavi yöntemleri olduğunu, sıtma ilacının tek tedavi ilacı olmadığını ve ayrıca  zaten hastanın izni olmadan herhangi bir ilacın uygulanamayacağını aktardıklarını ifade eden Türk Turizm Bakanlığı yetkilisi, "Sağlık Bakanlığı çeşitli protokolleri hastaya soruyor ve o hangisini isterse onu uyguluyor, yani istemediği bir ilacın uygulanması söz konusu olamaz. Türkiye olarak tedavi protokollerini sadece Almanya ile de değil her ülkeyle paylaşmış durumdayız" diye konuştu. 

Türkiye'deki vaka sayısı

Spiegel'in haberine göre, Almanya Dışişleri Bakanlığının seyahat uyarısını kaldırılmamasının bir diğer nedeni de Robert Koch Enstitüsü'nün Türkiye'yi riskli bölgeler arasında göstermesi. Almanya'da koronavirüs salgınında tek yetkili kurum olan Robert Koch Enstitüsü bu sınıflamayı enfeksiyon sayılarını temel alarak yapıyor. Buna göre, Türkiye'de bir hafta içinde 100 bin kişi arasında koronavirüs testi pozitif çıkanların sayısının 50'den fazla olması risk olarak değerlendiriliyor.


Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Berlin'e gitmesi bekleniyor

Türkiye'de 25 Haziran verilerine göre, son 24 saat içinde 1458 yeni vaka tespit edildi. Toplam vaka sayısı ise 193 bin 115'e yükseldi.

Çavuşoğlu'nun Berlin'e gitmesi bekleniyor

Almanya'nın seyahat uyarısını bir an evvel kaldırmasını isteyen Türkiye ise girişimlerini sürdürüyor. Bu çerçevede, gelecek hafta Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun başkent Berlin'e gelerek seyahat uyarısının kaldırılmasını sağlamak için temaslarda bulunması bekleniyor.

Hidroksiklorokinle ilgili tartışmalar

Sıtma ilacının etken maddesi hidroksiklorokinin yan etkileri tartışmalara neden oluyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), İngiltere'de hidroksiklorokinin yan etkilerine işaret eden bir bilimsel bir makale üzerine bu madde ile yapılan COVID-19 araştırmalarını durdurmuştu.



Sıtma ilacının yan etkileri ile ilgili tartışmalar sürüyor

Tıp dergisi, The Lanchet’in daha sonra geri çektiği makalede klorokin ve hidroksiklorokinin COVID-19 tedavisine uygun olmayabileceğine dikkat çekilerek kullanımlarının ölüm oranlarını artırdığı ve kalp ritim bozukluğuna yol açtığı yönündeki verilere yer veriliyordu. Dergi, daha sonra bazı verilerin şüpheli olduğu gerekçesiyle makaleyi geri çekmişti. Ancak DSÖ, hidroksiklorokinle ilgili araştırmalarına henüz yeniden başlamadı.

Sitemiz yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm haklarının sahibidir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
YUKARI