radyobir
radyobir

Dağıstan'da benzersiz Kuran

Rusya Bilimler Akademisi nezdindeki Dağıstan Bilim Merkezinin El Yazıları Fonunda gerçekten de paha biçilmez değerli şey ortaya çıkarıldı. Bu, dünyada en eski Kuranlardan biri.

26 Kasım 2014 10:04 | Kategori:

Anlattığımız rasgele bir şey değil, çünkü Dağıstan topraklarındaki Arapça konuşma ilk kez daha 642’de, Halife Ömer ibn el-Hattab’ın iktidarda bulunduğu zaman duyulmaya başladı. O zaman 4 bin kişilik ordu birliğine başkanlık eden komutan Alman ibn Rabia Hazar kıyısındaki Derbent kentine yaklaştıktan sonra kent valisiyle barış antlaşması bağladı. Asıl sözü geçen dönem itibariyle Dağıstan’da yaşıyan halk İslam’ı tanımaya başladı. RBA DBM tarih enstitüsü doğubilimcilik şube yöneticisi Mahaç Musayev muhabirimize şunları anlattı.
Kuran’da yazılı kesin tarih var. Gregoryen takvimine çevrildiği halde, söz konusu 1009 aralığı. Kuran tam değil, birkaç sayfa eksik, kapağı yok. Kufi yazısıyla yazılı. Yazıldığı tam yer belli değil, karakteristik özelliklerine bakılırsa, bu günümüz İran’ın batı kesimidir. Oradan söz edilen el yazması Dağıstan’a ulaştı. Biz bu el yazmasını misyonlarımızın biri sırasında ortaya çıkardık. Sayfalar karışıktı, fakat biz onları düzene soktuk ve el yazmasının sonunda yazıldığı tarihi bulduk.
Kuran’ın yazıldığı günden sonra binden fazla yıl geçmesine rağmen, iyi korunması insanı sevindirebilecek.
Korunmuş kağıt yapraklar yıpranmamış ve yırtılmamıştır. Benzersiz el yazmasının korunduğu odada 18-21 derece civarında sıcaklık sürekli olarak korunur. Mahaç Musayev anlatmaya devam ediyor.
Eskiden el yazması Dağıstan’ın dağlık bölgesinde korunuyordu, bu yer ise el yazmalarının korunması için çok elverişli. Sürekli nem ile karasal iklim. Burada insanlar kitap ve el yazmalarına iyi bakıyor. Bulduğumuz Kuran’da çok ceviz yaprağı vardı. Yapraklar el yazmasına çeşitli böcek ile kurtların sızmasını önlüyor. Bu yüzden Kuran’ın yaprakları tamamen korunmuş oldu.
Her yıl temmuz ve ağustos aylarında Dağıstan enstitülerinin çalışanları arkeografik seferlere çıkıyor. Onlar, Dağıstan’da çok yaygınlaşan elle yazılan ve eski zamanlarda basılan kitapları ortaya çıkarıyor ve kaydını yapıyor.
Bugün Cumhuriyetin topraklarında özel koleksiyonlar ile camilerin nezdinde 600 kadar büyük kütüphane kaydedildi. Dağıstanlı Müslümanlar kitap kopya eden kendi okulu meydana getirdiler.
19.yüzyılda yaşayan Dağıstanlı bilim adamlarından biri şöyle bir yazı bıraktı: sözü edilen dönemde her zengin insan güzel el yazısı ile yazılan Kuran’a sahip olmak istiyor. Yani kitapları kopya eden insanlar vardı. Örneğin, İmam Şamil’in kayın pederi Şeyh Cemal ad-Din’in güzel el yazısı vardı. Şeyh 8 Kuran’ın kopyasını yaptı. Genelde ise Dağıstanlıların daha 15.yüzyılda kopya ettikleri Kuranlar var.
Cumhuriyet bilim adamları 18 yıldır arkeografik seferler düzenliyor. Şimdi bilim adamlarının 40 kütüphaneyi araştırmaları gerekiyor.
Bu kütüphanelerde Rusya ve ümmetinin övüneceği benzersiz el yazmalarının korunabileceğini kimse istisna etmiyor.

Sitemiz yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm haklarının sahibidir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
YUKARI