Ankara Cumhuriyet Savcısı Murat Şahingöz, eski Ankara Terörle Mücadele Şube (TEM) Müdür Yardımcısı Bayram Çifçi hakkında ‘silahlı terör örgütüne üye olma’, ‘örgüt faaliyeti çerçevesinde soruşturmanın gizliliğini ihlal’ suçlamalarıyla iddianame hazırladı.

Ankara Başsavcılığı, FETÖ ana soruşturmasını yaklaşık 2.5 yıl sürdürdükten sonra 73 kişiye ‘örgüt üyeliği’ suçlamasıyla dava açtı. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davada 7 sanık tutuklu yargılanırken, 66 şüpheli kaçtı. Çifçi hakkındaki iddianame, bu kadar sanığın yakalanamamasının nedenini de açığa çıkardı. İddianamede, çatı ana davasına ilişkin soruşturmanın sürdüğü dönemde, dinleme ve fiziki takip kararları ile FETÖ’ye müzahir olduğu öne sürülen okullara ilişkin operasyonların arama tarihlerinin Çifçi tarafından örgüte bildirildiği iddia edildi.

Çifçi’nin fiziki takipte kullanılan emniyet müdürlüğünün araçlarının plakalarını da FETÖ mensuplarına ilettiği öne sürüldü. Çifçi’nin etkin pişmanlıtan faydalandığı, FETÖ/PDY hakkında açıklamalarda bulunduğu, Polis Koleji, Polis Akademisi dönemi ve meslek hayatında örgütün toplantılarına katıldığı, evinde örgütsel toplantı yaptığı belirtildi.

İddianamede, şüphelinin 11 Ağustos 2014’te ByLock kullanmaya başladığı, Fethullah Gülen’in talimatından sonra Banka Asya’da hesap açtırdığı ifade edildi. Çifçi’nin, ‘FETÖ üyesi olduğunu kabul ettiği’ ifadesi de iddianameye girdi. Çifçi ifadesinde, savcılığın yaptığı soruşturmalar hakkında ‘Sadık’ isimli örgüt üyesinin bilgi istediğini anlatarak özetle şunları belirtti:

"Sadık, yapılan operasyonda görevli olduğum şubede hareketlilik olup olmadığını sorardı. Görevli olduğum sırada İstihbarat Daire’deki casus yazılım operasyonu ve paralel yapıya müzahir okulların operasyonu yapılmıştı. Casus yazılımla ilgili bir bilgi vermedim. Okullar ile ilgili de okul adres ve isimlerini bilmediğimden sadece ‘sabah operasyon var’ demiştim. CMK 135 tedbiri bitmiş Dilaver Azimli’nin (çatı ana davasının sanıklarından) dosyasını söylemiştim, fiziki takipte çalışan araçların plakalarını istemişti. Bir aracın plakasını vermiştim. Kozmik Oda dosyasını ısrarla sordu. Hiç bilgim olmadığını, başka bir şubece yapılmış olabileceğini söyledim. Ayrıca ‘Siber suçlardan ekip istenmiş, sizde bir hareketlilik var mı’ diye zaman zaman soruyordu. Ben de ‘cemaat konusu değil’ deyip kaçamak cevap veriyordum.”

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı darbe girişiminden hemen önce Fethullah Gülen’in de aralarında bulunduğu 73 sanık hakkında dava açmıştı. Daha sonra, örgütün ‘Hava Kuvvetleri imamı’ olduğu ifade edilen Adil Öksüz ve yine örgüt yöneticilerinden Mahmut Akpınar hakkındaki davaların birleştirmesiyle sanık sayısı 75’e yükselmişti.