Kasım 2021'de 35 kadın, aileleri ile birlikte Pakistan üzerinden İngiltere'ye getirilmişti. Toplam 130 kişi tahliye edildi.

Bu kadın futbolcuların başvuruları, Taliban tarafından cezalandırılabilecekleri endişesi ile işleme alındı.

Ancak bu listede yer alan kişilerden bazılarının, isim ve kimlik bilgileri eşleşse de, başvurularında iddia edildiği gibi ulusal lig oyuncuları ya da bölgesel lig takımı oyuncusu olmadıkları şüphesi doğdu.

BBC ekibinin ulaştığı Afgan kadın futbol takımı antrenörleri, eski oyuncular ve yetkililer, 13 kişinin iddia ettikleri takımların oyuncuları olmadıklarını söyledi.

Tahliye edilen kadınların çoğunun Herat Genç Futbol Takımı oyuncuları olduğu açıklanıyordu.

BBC’nin ulaştığı bu takımın şu anda İtalya’da olan eski çalıştırıcısı Nacibullah Nevruzi, listedeki bazı isimlerin "Herat stadyumuna ayak bastığından şüphe ettiğini" söyledi.

Nevruzi, "Listede, Herat’ta hiç futbol forması giymeyen kişiler var” dedi.

Sahte kimlik bilgileriyle gerçekleştiği gözüken bu tahliye, Afganistan'da şu anda Taliban yönetimi altında yaşayan bazı kadın futbolcular arasında öfke yarattı.

İsmini vermek istemeyen bir kadın BBC'ye,"Taliban kadınlar ve kızlar için sporu yasakladı. Afganistan'da bir geleceğimiz yok. Biz buradayken, sahte futbolcuların tahliye edilmiş olması beni çok üzüyor.” dedi.

Tahliye edilen kadınlar arasında Herat Genç Takımı kaptanı Sabriah Nevruzi ile takım arkadaşları Narges Mayeli, Sahar Chamran ve Fatemah Baratean de yer alıyor.

İngiltere’nin kuzeyinde bir takımda oynayan Sabriah Nevruzi, Pakistan’daki otelde tahliyeyi beklerken futbolcu olduğunu iddia eden bazı kadınlarla ilk kez tanıştığını söylüyor.

Sabriah Nevruzi, İngiltere’ye vardıklarında, tahliye edilen ekibin yarısını, "hiç futbol oynamamışlar" olarak ayırdığını anlatıyor.

Futbol takımı tahliyesi Kabil’in kontrolünün Taliban'a geçmesi sonrasında gerçekleşti.

Bu süreç İngiltere İçişleri Bakanı Priti Patel tarafından da kamuoyu önünde desteklendi.

İngiltere hükümeti, tahliyenin risk altındaki Afganlara olan taahhüdün karşılığı olarak gerçekleştiğini açıkladı.

Açıklamada "Futbola olan sevgileri bu kadınları ve kızları Taliban karşısında riske atıyor. Afgan kızların ve onların aile üyelerinin İngiltere’de güvende olmasından övünç duyuyoruz” denildi.

Ekibin İngiltere’ye getirilmesinde rol oynayan Rokit Vakfı’nın yöneticisi Siu Anne Gill, uçuş öncesi kadınların bilgilerinin İçişleri Bakanlığı tarafından özel olarak kontrol edilmediğini savundu.

Gill, İçişleri Bakanlığı’nın, Khalida Popal isimli eski Afgan milli takımı futbolcusunun verdiği isimleri dikkate aldığını iddia etti.

Gill, "Khalida Popal listeye giderek daha fazla isim ekliyordu. Ona 'bunların hepsi futbolcu mu?' diye sorduk. O da kesinlikle evet yanıtını verdi” diye aralarında geçen konuşmayı anlattı.

Khalida Popal, kadın sporculara yönelik Girl Power isimli bir sivil toplum kuruluşunu yönetiyor.

BBC’ye konuşan Popal, futbolcu olmayan kişileri bilinçli olarak listeye eklediği iddiasını reddetti. Eski kadın futbolcu, Rokit Vakfı’nın da bazı isimleri listeye eklediğini ve çıkardığını savundu. Rokit Vakfı bunu kabul ediyor.

Popal, BBC'ye yaptığı açıklamada, "Bana yöneltilen iddiaları tümüyle reddediyorum” dedi.

İçişleri Bakanlığı sözcüsü ise konuya ilişkin olarak, "Bu grubun tespit edilişi ve bize iletilişi sürecinde farklı kurumlarla çalıştık. Güvenlik kontrolleri de sürecin bir parçasıydı. Eğer sağlanan bilgilerin yanlış olduğuna dair kanıt sunulması durumunda, İçişleri Bakanlığı soruşturma başlatacaktır” denildi.