Fransa'da, 24 Nisan'da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turu yaklaşırken, Emmanuel Macron ile sağcı popülist Marine Le Pen arasındaki rekabet sertleşiyor.

Yapılan son anketlerin sonuçları Cumhurbaşkanı Macron’un, yüzde 54 ile önde olduğunu gösteriyor. Aradaki farkın az olması, seçim yarışının önümüzdeki günlerde daha da kızışacağına işaret ediyor.

Dikkatler çarşamba günü Le Pen ile Macron’un katılacağı televizyon düellosuna çevrildi. Siyasi gözlemciler bunun, Fransa tarihinin en sert düellosuna dönüşebileceğini söylüyor.

Marine Le Pen’in katıldığı bir yayında rakibi Macron’a yönelttiği ağır suçlamalar, bunu teyit eder nitelikte. Le Pen, "Milyonlarca Fransız, Macron liderliğindeki iktidarın, korkunç boyutta otoriter olduğuna, onun tek başına, zorbaca ülkeyi yönettiğine inanmış durumda" dedi.

Macron ise sağcı popülist liderin bu suçlamalarına, "Kendisi de nezaketin vücut bulduğu kişi değil" yanıtını verdi.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron.

Le Pen ve Macron’un katıldıkları radyo ve televizyon programları ile seçim mitinglerinde yaptıkları konuşmalar, seçim vaatleri, uluslararası toplum tarafından da yakından izleniyor.

AB’nin nükleer gücü Fransa’daki seçim sonuçları, Le Pen’in olası galibiyeti, sadece Fransa’yı değil, Avrupa’yı, NATO’yu ve Rusya’nın işgali altındaki Ukrayna’yı da etkileyebilecek nitelikte.

Almanya’nın, Le Pen’in cumhurbaşkanı seçilmesi halinde, Fransa ile çok yakın dostluk ilişkilerini sürdürmesi olası görünmüyor.

Sağcı siyasetçi, dış politika programını açıklarken, Almanya düşmanı olmadığını belirtmekle birlikte, her iki ülkenin farklı çıkarları olduğunu savundu, ikili ortak savunma projelerini de iptal edeceğini söyledi.

Le Pen ayrıca Almanya’yı Fransa’nın nükleer endüstrisini yok etmeye çalışmakla suçladı.

Sağcı popülist siyasetçi, seçilmesi halinde Avrupa Birliği’nin de değişeceğini iddia etti.

Fransa’nın AB’den çıkmasını istemeyeceğini, bunun yerine birliği diğer Avrupalı milliyetçi siyasetçilerle birlikte, daha gevşek bir devletler topluluğuna dönüştürmek istediğini duyurdu.

Le Pen, Fransa’nın AB’ye mali katkısında 5 milyar euro kesinti uygulayacağını, ayrıca Fransız Anayasası’nda, ulusal kanunların AB hukukundan öncelikli olduğuna dair bir madde eklenmesi için çalışacağını açıkladı.

Sağcı popülist Marine Le Pen, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i Kremlin’de ziyaret etmişti.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e yakınlığı ile bilinen Marine Le Pen’in Fransa’da cumhurbaşkanı seçilmesi Ukrayna’yı da etkileyebilir.

Macron’un cumhurbaşkanlığındaki Fransa, Ukrayna’ya son haftalarda 100 milyon euro tutarında askeri yardımda bulundu, silah gönderdi.

Le Pen ise Ukrayna’ya silah gönderilmesi konusunda çekinceleri olduğunu duyurdu.

Silah tedariğinin başka ülkelerin de bu savaşa müdahil olmasına yol açabileceğini savunan Le Pen, Fransa’nın bu savaşa taraf bir ülke haline gelmesini istemediğini vurguluyor.

Rusya’ya yaptırım uygulanmasına da itiraz eden sağcı siyasetçi, bunun Fransa ekonomisine zarar verdiğini savunuyor.