İşte Bozdağ'ın açıklamalarından satır başları;

"Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak saldırıda hayatını kaybedenlerin ailelerine ve ABD halkına taziyelerimizi iletiyoruz, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Türkiye olarak ABD ile her türlü şiddet, saldırı ve terör konusunda bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da dayanışma içerisinde olacağımızı özellikle ifade etmek istiyoruz.

Bu yangının kundaklama sonucu olduğuna ilişkin savcılığın yaptığı açıklamadan dolayı bu saldırıyı, kundaklamayı da şiddetle ve nefretle kınadığımızı açıklıkla ifade etmek istiyoruz. Fransa hükümetinden ve yetkililerinden bu kundaklamaya karışan, yapan kişilerin çok hızlı bir şekilde tespiti, yakalanması ve yargıya teslim edilmesini beklediğimizi özellikle ifade etmek istiyorum. Irkçılık, ayrımcılık, yabancı düşmanlığı gibi çağımızı tehlikeye atan ve hepimizi tehdit eden bu hastalıklara karşı hepimizin bir kez daha birlikte hareket etmesi gerektiğini, yaşadığımız bu acı hadiseler göstermektedir.

Cumhurbaşkanımızın dün Meclis resepsiyonunda yaptığı değerlendirme oldu. Farklı kesimlerin de oldu. Bütün bunlar Bakanlar Kurulumuzda ele alındı. Bakanlar Kurulumuz MTV'nin kanun tasarısında öngörülen rakamdan makul bir rakama çekilmesi konusunda karar verdi. Bu konuda Naci Bey gerekli çalışmaları bitirdikten sonra konunun ne kadar aşağı çekileceğini açıklayacak. Konu, yapılan iyileştirmeye göre revize edilecektir.

Hükümet olarak ifade ettik. Bundan sonra nasıl adımlar atılacak MGK'da görüşüldü. Bütün bunlar takvimlendirildi. Bunların atılma önceliğini hükümet belirleyecek Irak hükümeti ile bu adımlar atılacak. İran ile de iş birliğine önem vediğimizi ifade etmek istiyorum. MGK'nın öne çekilmesi, TSK'nın sınırda tatbikat yapması, bazı televizyonların Türksat'tan çıkarılması, uçuşların durdurulması gibi adımlar atıdı. Cumhurbaşkanımız 4 Ekim'de İran'a gidecek. Attığımız her adım iş birliği içinde olacak. Kuzey Irak bölgesine girilecek gibi iddialar var bunlar yorumdan ibarettir. Türkiye aklı selim hareket edecektir. Komşularla koordinasyon içinde olunacaktır.

Türkiye'de yaşayan bütün vatandaşlarımızın yaşam tarzı koruma altındadır. Yaşam tarzına müdahale edenlere bir yıldan 3 yıla kadar ceza veren adımı biz attık. Farklı yaşam tarzlarını benimsemiş kişilere yapılan saldırıları hoş görmemiz mümkün değildir."

"Şu anda bilgim yok parti sözcümüze sorun."