radyobir
radyobir

Quaresma tablosu biraz karışık!..

Spor yazarları Beşiktaş'ın Skenderbeu'yu 1 - 0 yendiği UEFA kupası maçını değerlendirdi...

18 Eylül 2015 11:01 | Kategori:

Uğur Meleke - Transfer karnesi (Milliyet)

Hamzaoğlu ve Pereira için yıkım olan ilk grup maçı haftası, Güneş için tam da istediği gibi gelişti doğrusu... Şenol Hoca, Başakşehir’deki basın toplantısında 11’i hak eden bazı oyuncuları oynatamadığı için hayıflanmıştı; Cenk, Kerim ve Quaresma’yı dün gece sahaya sürüp rahatladı muhtemelen. Kerim şimdilik iyi bir yedek. Gökhan bu takımın ana arteri, yokluğu hissediliyor. Cenk’se bildiğiniz gibi: İlk bir saatin her anında var. Sahaya çıkıp skorer/asistan olarak tabelaya girmediği maç yok.
 
Quaresma tablosu ise biraz karmaşık...
 
Dakika 43’tü. Hücumda, korner bayrağı dibinde top ayağındaydı Quaresma’nın... Önce ayağının altından topu kaydırarak geçmek istedi rakibini. Yapamadı. Amatör düzeydeki rakibi Abazi topu süremedi, tekrar kaptırdı. Bu kez Quaresma topun üstünden atlayarak rakibinin içinden geçmeyi denedi! Daha doğrusu biz öyle gördük. Çünkü topu bırakıp rakibinin üstüne yüklenmesini başka türlü açıklamak mümkün değildi. Yere düştü tabii. Hakemin ve rakiplerinin şaşkın bakışları arasında oyun devam etti zaten. Bu pozisyon, bence Quaresma meselesinin özeti gibiydi: Bu seviyede mental olarak yetersiz ve belli ki artık 90 dakikalık oyuncu değil... Beşiktaş’ın geçen sene tecrübeye ihtiyaç duyduğu son 20-25 dakikalardaki sıkıntılara bu yıl Quaresma’nın deneyimi çare olabilir. Lâkin o kadar. Portekizli’den fazlasını beklemek zor.
 
Dün gece Beşiktaş’ın son yarım saatte rakibin merkezi hızlı geçişlerine çare bulamamasıysa orta üçlüsünün düşüşüyle ilgili. Avrupa haftasının 3 büyüklere transfer karnesi dağıttığı bu hafta içinde Fenerbahçe’yle Galatasaray’ın durumuna bakarak, Beşiktaş’ın karnesi daha iyi. Fenerbahçe, kalede sıkıntılı. Galatasaray’ın sağ bekte-orta sahada-hücumda ciddi sorunları var. Beşiktaş’taysa tek sıkıntı merkezde: Dün gece oynayan Necip-Atiba-Sosa üçlüsünün arkasında gerçek bir alternatif yoktu neredeyse. Ben böyle bir maçta kulübede genç Eslem’in olmasını beklerdim doğrusu..

Atilla Gökçe - Güzel ve ciddiyetsiz (Milliyet)

Olcay cezalı, Oğuzhan sakat, riske edilmiyor... Gökhan Töre kenarda. Ricardo Quaresma ile Kerim Frei iki kanatta  rol kesiyorlar. Ortada Jose Sosa, önünde Cenk Tosun var. Şenol Hoca, Mario Gomez’i de kenarda oturtuyor. Arnavutluk temsilcisi Skenderbeu karşısında Beşiktaş yine de ağır basıyor.
 
Top kullanma yüzdesi 60’a 40... Beşiktaş sahanın efendisi. En az 7 gol pozisyonu var.
 
Quaresma, Cenk Tosun, tek golü atan Sosa kale ağzından inanılmaz goller kaçırıyor. Biraz gösteri yaparcasına, zaman zaman rakibe saygıyı sorgulatan, ciddiyetten uzak, tedirgin eden bir laubalilikle, eğlenerek oynuyorlar.  Açıkçası dalga geçiyorlar. Bu durum genç İskenderbey kadrosunu umutlandırıyor. Direnme aşamasını geçip maça ortak olmaya çalışıyorlar. Topu kazanıp uzun pasla, bazen driplingle Beşiktaş ceza yayına kadar geliyorlar. Oradan çektikleri şutlar kötü şeyler getiriyor akla...
 
Neyse ki Şenol Hoca, bu yıl tuvaldeki ilk  rötuşu Beşiktaş savunmasında yapmış. Hücumcular gevşedikçe savunmacılar sıkıyorlar vidaları... Bir kaza golüne uğramamak için ciddiyet ve dayanışma örneği veriyorlar.
 
Beşiktaş için çok kıymetli bir gelişme bu... Rakip takımın seviyesi ne olursa olsun, dörtte üçü değişen bir savunmaya bu kontrol uyumunu kazandırmak kolay değil!
 
Yeniden hücuma dönersek... Gökhan Töre, Mario Gomez ve Mustafa Pektemek’in de katılmasına rağmen ikinci golü atamıyor Beşiktaş. Oyuna girenler de gol harcama gösterisini sürdürüyor. Dünkü maçı 5 farkla kazanmak bile işten değildi.
 
Beşiktaş tek golle üç puan aldı. Peki dünkü oyun, dünkü pozisyon bolluğu mesela Moskova’da, Lizbon’da yeter mi? Elbette yetebilir, belki de yeter. Ama bu oyuna bu skor yetmez. Böyle başlar da, hep böyle gitmez!

Mehmet Ayan - 3 yıla saygı ( Vatan)

Ekran başına oturanların çoğunun aklında henüz biten Molde faciasının soru işaretleri vardı. Artık herkes biliyor ki, adı/ülkesi ne olursa olsun, sistemi olan bir oyuncu grubu futbolun gereklerini yapabiliyor. Yeter-gerek şart disiplinli uygulama. 
 
Skenderbeu bunlara rağmen zayıf bir takım görüntüsü verdi. Tabii utları, gol girişimleri oldu. Ancak Beşiktaş’ın Atilla Gökçe ustanın deyimiyle ‘taşlaşmaya başlayan savunması’nı aşamadı. İyi niyetle kendi futbol geleceklerini kurmaya uğraşacak bir topluluk görüntüsünden uzağa gidemediler. Özellikle savunma ardına atılan toplarda zor durumda kaldılar. Bunda savunmacı kalitelerinin düşüklüğü kadar Beşiktaş’ın nitelikli oyuncularının etkisi vardı. 
 
Siyah-beyazlılar 10 civarında net gol pozisyonuna girdiler. 1 gol, 3 puanlık sistemin geçerli olduğu grup aşamasında alınacak galibiyet açısından çok değerli. Fark olabilirdi; olmadı. Beceriksizlikle şanssızlık birbirine karıştı. 
 
SİSTEM DEĞİŞMİYOR
 
İlk yarıda öndeki Kerim-Quaresma-Cenk üçlüsünün yapamadığını 28’de orta sahadan katılımla Sosa yaptı. Gol pozisyonları cömertçe harcandı. İkinci yarıda Gökhan ve Gomez ikilisinin oyuna girişi öndeki kaliteli oyunu ve oyuncu sayısını arttırmakla birlikte gol yine bulunamadı.  Necip-Sosa ikilisinin savunma önünde rakip atakların başlangıçlarında yaptığı kritik müdahaleleri de unutmamalı!  
 
Şenol hocaya da bir parantez açmalı. Olcay cezalı, Oğuzhan sakat. Töre, Tosiç ve Gomez’i de tercih etmeyip rotasyona gitti. Yalnız bunu yaparken sadece oyuncu isimlerini değiştiriyor. Sistem ve oyunu değiştirmiyor. Biliç’in, hatta Samet Hoca’nın oynattığı 3 yılın birikimine saygısızlık etmiyor. Oyun ve sistem değişikliklerini geçen yılkinden farklılaştırmaya çalışanların halini; Seyrantepe ve Kadıköy’de gördük iki gün! 

Erdal Cömert - Güneş meydan okudu (Vatan)

İLK rakip Skenderbeu. Çift başlı Kartal’ı simge olarak Arnavutluk bayrağına taşıyan, Osmanlı’nın İç Oğlanı İskender’in Takım’ı. Beşiktaş gücünü test etti bir anlamda Skenderbeu karşısında, benim bir tek as kadrom yok dedi, rakiplerine meydan okudu adeta sahaya sürdüğü kadrosuyla Güneş.
 
BİR anlamda lig maçlarında ilk 11 görmeyen kramponlarına Avrupa’da forma vererek onlara güven vermek istedi bence. Beşiktaş maçı kontrolü altına aldığı 28. dakikada Quaresma’nın hava topuna Cenk dokunarak Sosa’nın önüne bıraktı ve usta ayağın Beşiktaş’ı öne geçiren golün asistine imzasını attı. 
 
QUARESMA sahada sergilediği şık danslarıyla Beşiktaş taraftarlarına adeta karnaval yaşattı, Cenk’in asistine yaptığı asistle de takımına üç puanı getiren golü hazırladı. Maçın 84. dakikasında saha kenarına alınmasına anlam veremeyen sihirbaz, karara tepki göstermekten de geri kalmadı.
 
Futbol olarak belki de kalitesini sahaya yansıtamayan ve taraftarlarına özellikle 2. yarıda korkulu anlar yaşatan siyah-beyazlılar, Skenderbeu’yu yek mermiyle geçerek hanesine üç puanı yazdırmayı zorlansa da becerdi.

Sitemiz yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm haklarının sahibidir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
YUKARI