Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün yaptığı açıklamada, Rusya ve Suriye ordusunun hava saldırılarını yoğunlaştırdığı İdlib’den 80 binden fazla Suriyeli sivilin Türkiye’ye doğru göç etmeye başladığını söylemişti.Türkiye’nin yeni bir göçmen grubuna daha ev sahipliği yapacak konumda olmadığını söyleyen Erdoğan, Suriye’nin kuzeybatısındaki şiddetin sonlandırılmaması halinde Avrupa ülkelerinin de bu durumun sonuçlarından etkileneceği uyarısında bulundu.

Erdoğan ayrıca 80 bin kişinin bölgeden ayrılmak için harekete geçtiğini söyledi. Diğer taraftan, merkezi İngiltere’de bulunan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin aktardıklarına göre, İdlib’deki son askeri harekatların başlamasının ardından Perşembe gününden bu yana 40 sivilin evlerini terk etmek zorunda kaldı.

Moskova’ya giden ve İdlib konusunda temaslarda bulunacak Türk heyetine Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal başkanlık ediyor.

Heyetin Rusya ziyareti Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Rus gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıması planlanan Türk Akımı doğal gaz boru hattı projesinin açılışını yapmak üzere gideceği Türkiye ziyareti öncesine rastlıyor.

NATO üyesi Türkiye aynı zamanda Rusya’dan S-400 füze savunma sistemi satın alması sebebiyle de ABD’nin ve diğer NATO müttefiklerinin tepkilerinin odağında.

Öte yandan İnsani Yardım Vakfı (İHH) İdlib’in güneyinde 120 bin Suriyelinin Türkiye sınırına doğru hareket etmeye başladığını belirtti.

İnsani Yardım Vakfı’nın Suriye’deki basın sözcüsü Selim Tosun’un yaptığı açıklamaya göre, İdlib’den kaçan göçmenlerin çoğu Maraat El Numan’dan kaçanlar. Bu Suriyelilerin bir kısmının Türkiye sınırındaki kamplara gittiği bir kısmının da Afrin ve Azez’deki akrabalarının yanına gitmek zorunda kaldığı belirtiliyor.

İHH, İdlib ve Sarmada kasabası arasındaki bölgede bulunan göçmenler için 20 bin paket gıda yardımını dağıtmaya başladıklarını, Türkiye sınırından yaklaşık 13 km uzaklıktaki Killi köyünde de kamp kurulması için çalışmalara başladıklarını belirtti.

Türkiye 3,7 milyon Suriyeli’yle dünyada en fazla mülteci nüfusuna ev sahipliği yapan ülke. Ankara Suriye’de Esat karşıtı grupların son kalesi konumunda olan İdlib’den yeni bir göç dalgasından endişe ediyor.

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esat sekiz buçuk yıldır devam eden iç savaşta muhalif grupların denetimindeki son bölge olan İdlib’de de kontrolu sağlayacaklarını söylemişti. Suriyeli muhalifleri destekleyen Türkiye ve Esat hükümetine destek veren Rusya’yla İran, Suriye iç savaşında karşıt taraflarda. Ankara, Moskova ve Tahran siyasi bir çözüm konusunda Astana süreci bağlamında çaba gösteriyor.

Sirte'de Trablusgarp hükümetine bağlı güçler

Rusya’da bulunan Türk heyetinin temaslarında Türkiye’nin Libya’ya askeri destek vermesi olasılığının da gündeme gelmesi bekleniyor.

Ankara ve Trablusgarp hükümeti 27 Kasım’da deniz yetki alanlarının sınırlandırmasına ilişkin mutabakat imzalamış, iki taraf arasındaki askeri işbirliğini de arttırmasına olasılık tanıyan anlaşma her iki ülkenin meclisleri tarafından onaylanmıştı.

Türkiye’nin Libya’ya asker göndermesi ihtimalinin gündeme gelmesinin ardından Rusya konuyla ilgili endişeli olduğunu açıklamıştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye’nin Libya’da Halife Hafter tarafından desteklenen güçlerle çatışan BM destekli Fayez El Serraj hükümetine askeri desteği arttırabileceği mesajını vermişti. Hafter güçlerine de Rusya, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri destek veriyor.

Erdoğan daha önce konuyla ilgili yaptığı açıklamada Türkiye’nin Libya’da olanlara seyirci kalamayacağının mesajını vermis, Rusya’nın Suriye ve Libya gibi çatışma bölgelerinde faaliyet gösterdiği belirtilen ve Wagner adı verilen özel güvenlik şirketi benzeri bir yapılanma olan Wagner grubunu gündeme getirmişti.

Geçtiğimiz hafta Malezya ziyareti dönüşünde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Wagner denilen grup üzerinden Libya’da Hafter’in paralı askerleri gibi çalışıyorlar. Parasını kimler veriyor malum” demişti.

Bu arada Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Büyükelçi Robert C. O’Brien’la telefonda kapsamlı bir görüşme yaptığı bildirildi.

Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada görüşme konuları arasında, iki ülke arasındaki ilişkilerin yanı sıra Suriye ve Libya’daki güvenlik durumu ve Doğu Akdeniz’deki gelişmelerin de ele alındığı belirtildi.

Bununla birlikte görüşmede tarafların görüş birliği içinde olup olmadığı konusunda ayrıntı verilmedi.

Cumhurbaşkanlığı açıklamasında Türkiye’nin Amerikalı yetkiliye "bölgede güvenlik ve istikrarın sağlanması konusundaki çalışmalarının devam edeceğinin ifade edildiği” ve Doğu Akdeniz’le ilgili olarak Türkiye’nin "ilkeli tutumunun” vurgulandığı kaydedildi.

Amerikan yönetiminden ise görüşmeyle ilgili henüz bir açıklama yapılmadı.