Libya'da güç dengesi Birleşmiş Milletler tarafından tanınan Ulusal Mutabakat Hükümeti'nden yana değişirken ülkeye ilişkin diplomasi trafiği artıyor.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump'ın bugün yaptığı telefon görüşmesinde Libya krizi başta olmak üzere, bölgesel gelişmelerin ele alındığı açıklandı. Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada, "İki lider, denizden komşumuz olan Libya'nın barış ve istikrara kavuşturulması noktasında yakın işbirliklerini sürdürmeyi kararlaştırmışlardır” denildi. Ancak görüşmeye ilişkin ayrıntılı bilgi verilmedi.

Türkiye, Birleşmiş Milletler tarafından tanınan Ulusal Mutabat Hükümeti'ne (UMH) ve Trablus merkezli hükümetin General Halife Hafter'e karşı mücadelesine destek veriyor. ABD ise resmi olarak UMH'yi tanısa da, Hafter Washington'ın müttefikleri Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan tarafından destekleniyor. 

Rusya Dışişleri Bakanlığı, Bakan Sergey Lavrov ile Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun bugün bir telefon görüşmesi yaptığını açıkladı. Rusya Dışişleri Bakanlığının açıklamasına göre, Lavrov ve Çavuşoğlu görüşmede Libya'da barış süreci için gereken koşulların sağlanmasında işbirliğinin gerekli olduğu konusunda görüş birliğine vardı. Görüşmede iki bakanın, Birleşmiş Milletler Libya Özel Temsilcisinin en kısa sürede belirlenmesi gerektiği konusunda da aynı görüşte oldukları belirtildi.

Suriye'de işbirliği yapan Türkiye ve Rusya, Libya'da farklı tarafları destekliyor. Türkiye, Ulusal Mutabakat Hükümeti'ni desteklerken, Rusya General Halife Hafter'e destek veriyor. Rusya, Mısır'ın öncülüğünde hayata geçirilmek istenen ateşkesi de desteklediğini açıklamıştı.

Hafter'i destekleyen Mısır'ın hafta sonunda sunduğu ateşkes planı, "8 Haziran itibarıyla ateşkes sağlanmasını, Libya topraklarındaki tüm paralı askerlerin çekilmesini ve milis gruplarının dağıtılarak silahlarının toplanmasını” öngörüyordu.

General Halife Hafter'in Mısır'ın ateşkes planına yeşil ışık yakmasına rağmen, Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin planı reddetmesi üzerine ülkede çatışmalar bugün de devam etti.

General Hafter'e bağlı milislerin sözcüsü Ahmed el Mismari, Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin ateşkes planını kabul etmediğini belirterek, "askeri operasyonların süreceğini” söyledi. El Mismari, Türkiye'ye ilişkin eleştirel açıklamalarda da bulundu. Türkiye'nin NATO üyeliğini kullanarak, "Libya'yı kontrolü altına almaya ve işgal etmeye çalıştığını” öne süren el Mismari, Ulusal Mutabakat Hükümeti'ne destek veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da "Libya'da savaş suçu işlediğini” savundu.

Ulusal Mutabakat Hükümeti'ne bağlı güçlerin Türkiye'nin desteği ile Hafter için savaşan milislere karşı zafer elde etmesinin ardından, Hafter'in geri çekilmeye başladığı belirtiliyordu.

Ateşkes planını dolaylı olarak reddeden UMH'a bağlı güçlerin, Hafter'in Ocak ayında ele geçirdiği Sirte limanına doğru ilerleyişini bugün de sürdürdüğü kaydedildi. Görgü tanıkları, UMH'a bağlı güçlerin Sirte'ye 30 kilometre mesafedeki bölgeye ulaştığını aktardı.

Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah el Sisi'nin bu akşam konuya ilişkin bir telefon görüşmesi yaptığı açıklandı. Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert, Merkel'in Libya'da ateşkesi desteklediğini, ancak Sisi ile görüşmesinde, Libya barış süreci için müzakerelerin Birleşmiş Milletler gözetiminde yapılmasının önemine vurgu yaptığını açıkladı.

Almanya, Libya'da taraflar arasında barışın sağlanması için Ocak ayında Libya zirvesinin düzenlenmesine öncülük etmiş, zirvede ateşkesi destekleme, silah ambargosuna uyma ve Libya'nın iç işlerine karışmama sözü verilmişti.