Stanford Üniversitesi'nden uzmanlar, yapay zekanın insanlar için artık daha çok karar aldığını söylüyor. Araç kullanma, hastalıklarla mücadele etme ve internette karşımıza çıkan içerikleri düzenleme, bu kararlardan sadece birkaçı. Ancak uzmanlara göre yapay zeka giderek daha da akıllandıkça bu programlara insani değerleri korumanın da öğretilmesi gerekiyor.

Birçoklarına göre bunu başarmanın bir yolu, Birleşmiş Milletler Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi'ni yapay zeka programlamasıyla birleştirmek. 1948 tarihli Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi, yaşam hakkı, özgürlük, köleliği ve işkenceyi reddetme gibi temel ilkelerin desteklenmesini öngörüyor.

Ancak yapay zekanın sadece bu teknolojiyi programlayan kişiler kadar iyi ya da kötü olabileceğini savunanlara göre yapay zeka programlamacılığını kontrol altına almak, inovasyonu sekteye uğratır.

Google, Facebook, Baidu ve Tencent gibi firmaların yapay zeka alanında sağladığı ilerleme, bazı kontrol mekanizmaları kurulmasından daha hızlı gerçekleşti. Bu da sahte haber, gizliliğin ihlali, önyargılı yapay zeka kararları, otomasyonlu silahların tehlikesi gibi zorlukları su yüzüne çıkardı.

Uzmanlara göre etik yapay zeka için küresel yönetim çerçevesi oluşturmak, önemli bir gereksinim. Google'ın eski CEO'su Eric Schmidt gibi teknoloji liderlerine göre bu konunun daha fazla tartışılması gerekiyor.

Peki insani değerlerin ne olduğuna kim karar verecek? Uzmanlara göre yapay zekanın aldığı her kararı Birleşmiş Millerler'in insan hakları ilkelerine dayandırması, güvenli bir gelecek inşa etme konusunda atılacak önemli bir adım olacak.