Hepimiz rüya görüyoruz. Bazılarını tamamen unutuyoruz bazılarını hatırlıyoruz. Hatta bazı rüyalar bizi o kadar etkiliyor ki anlamını çözmeye çalışıyoruz. Tarih boyunca pek çok kültürün rüyaları alemlere açılan kapılar olarak gördüğü belirtilir. Osmanlı padişahlarının bile rüya yorumlama uzmanları ya da medyumlara danışmadan sefere çıkmadığı rivayet edilir. Bilim insanları ise rüyaları yorumlamak, beynin işlevini çözmek, bilinçaltını anlamak için uzun yıllardır çaba harcıyor. Tam bilim, rüyaları çalışmaktan vazgeçti derken geçen hafta bir Ian Wallece isimli bir psikologun insanların en çok gördüğü 9 rüyayı tespit edip bilimsel tabirini yaptığı haberi geldi. Wallece, 30 yıldan fazla süren çalışmasında 150 binden fazla rüyayı inceledi. En çok rastlanan 9 tanesini tespit etti. Siz de bu 9 rüyanın en azından bir tanesini hayatınız boyunca görmüşsünüzdür. İşte bilimin kabul ettiği 9 rüya tabiri ve bu rüyaları gördüğünüzde ne anlama geldiği, ne yapmanız gerektiği:

9) Kullanılmayan Bir Oda Bulmak

Ne anlama geliyor: Bir evdeki odalar, karakterinizin farklı yönlerini temsil eder. Rüyanızda kullanılmamış bir oda keşfetmeniz, daha önce sahip olduğunuzu bilmediğiniz bir yönünüzü ya da yeteneğinizi son zamanlarda keşfettiğiniz anlamına geliyor.

Ne yapmalısınız: Wallace, kendinizi anlamaya ve yeteneklerinizi keşfetmeye daha fazla vakit ayırdıkça gerçek hayatta daha fazla fırsat yakalayacağınınızı söylüyor.

8) Kontrolden Çıkan Araç

Ne anlama geliyor: Araç, sizin belirli bir amaca yönelik düzenli gelişim göstermenizi sembolize ediyor. Aracın kontrolünüzden çıkması ise hedefinize doğru istediğiniz gibi ilerleyemediğinizi hissettiğinizi gösteriyor.

Ne yapmalısınız: Wallace diyor ki tüm durumu kontrol etmeye çalışmaktan, kenfi elinizde olmayan şeyleri de kendiniz yönetmeye çaba harcamaktan vazgeçin. Stresinizi azaltın ve alacağınız kararlarda içgüdülerinizi dinleyin.

7) Düşmek

Ne anlama geliyor: Rüyada düştüğünüzü görmek gerçek hayatta bir duruma çok fazla bel bağladığınızı hatta yapışıp kaldığınızı gösteriyor. Rahatlamalı ve vazgeçmeyi bilmelisiniz.

Ne yapmalısınız: İşlerin sizin istediğiniz gibi gitmesini sağlamak, ısrar etmekten vazgeçin. Bazen kendinize güvenmeyi ve başkalarının kararlarına saygı duymeyı öğrenmelisiniz. Bırakın zamanla her şey olacağına varsın.

6) Uçmak

Ne anlama geliyor: Rüyada uçabilmek gerçek hayatta sizi aşağı çeken yüklerden kurtulduğunuzu hissettiğiniz anlamına geliyor.

Ne yapmalısınız: Wallace'a göre bu rüyayı gördüğünüzde hayatta yaşadığınız özgürleşme, ferahlık hissinin sebebini şans ya da tesadüf olarak yorumlasanız bile aslında çok büyük karar verdiniz, bazen de önemli bir sorumluluğun yüklerinden kurtuldunuz.

5) Hazırlıksız Sınava Girmek

Ne anlama geliyor: Rüyada sınav görmek, gerçek hayatta kendi performansımızı değerlendirdiğimiz anlamına geliyor. Sınava hazırlıksız girdiğinizi görüyorsanız hayatınızdaki performansınızı eleştirdiğiniz anlamına geliyor.

Ne yapmalısınız: Kendinizi sürekli acımasızca eleştirmekten vazgeçin. Neleri yanlış yaptığınıza odaklanmaktansa yeteneklerinizi, iyi olduğunuz alanları keşfedin ve başardığınız adımlara odaklanın.

4) Toplulukta Çıplak Olmak

Ne anlama geliyor: Kıyafetlerimizi, insanlara kendimizle ilgili bir imaj oluşturacak şekilde ve tarzda seçeriz. Rüyanızda topluluk içinde çıplak olduğunuzu görmek, gerçek hayatta karşılaştığınız bir durumda kendinizi ifşa olmuş ya da hazırlıksız yakalanmış hissettiğinizi gösterir.

Ne yapmalısınız: Sizi utandırma ihtimali olsa da bazen kendinizi başkalarına karşı açmalı ve gerçekten nasıl biri olduğunuzu göstermelisiniz.

3) Tuvalet Bulamamak

Ne anlama geliyor: Tuvalet, temel ihtiyaçlarımızdan bazılarına çözüm bulduğumuz bir yer. Rüyanızda tuvalet bulamamak gerçek hayatta da bazı ihtiyaçlarınızın karşılanmadığını hissettiğiniz anlamına gelir.

Ne yapmalısınız: Başkalarının ihtiyaçlarıyla ilgilenmektense kendi ihtiyaçlarınıza odaklanın.

2) Dişlerin Düşmesi

Ne anlama geliyor: Dişleriniz ne kadar güçlü ve kendine güvenli hissettiğinizi sembolize eder. Bazı durumların özgüveninize zarar verdiği anlamına geliyor.

Ne yapmalısınız: Bu durumu sizi güçsüz bırakan bir şey olarak görmektense gerçeklere odaklanın ve bu durumu aşılacak bir engel gibi görün.

1) Kovalanmak

Ne anlama geliyor: Gerçek hayatta yüzleşmek istediğiniz bir konu olduğu ama bunu nasıl yapacağınızı bilemediğiniz anlamına geliyor.

Ne yapmalısınız: Wallace, bu durumu aslında kişisel gelişiminiz ve kişisel bir hedefinize ulaşmanız için büyük bir fırsat olarak değerlendiriyor. Korkutucu görünse de rüyanızda sizi kovalayanlar, gerçekte dikkatinizi sizin farkında olmadığınız bazı yetenekleriniz ya da kendinize bile itiraf etmekten çekindiğiniz hedeflerinize çekiyor.

Komplo Teorisyenlerini Üzecek Haber: Voyager'ı Uzaylılar Hacklememiş

Geçtiğimiz günlerde Voyager 2 Uzay Aracının 2010 yılında hacklendiği hatta bunu uzaylıların yaptığına dair bazı söylentiler hatta raporlar dolaşmaya başlamıştı. 

6 Mayıs 2010'da NASA mühendisleri, son haftalarda Voyager 2'nin anlamlandırılamayan veriler ilettiğine dair basın bülteni yayınlamıştı.  Sebebi de tek bir bilgisayar bit'inin ters dönmesi ve iletilen veriyi anlamlandırılamaz hale getirmesiydi.

Alman komplo teorisyeni Hartwig Hausdorf'un da yayınlanan bazı haberleri farklı yorumlamasıyla uzay aracının o dönemde uzaylılar tarafından hacklendiği söylentileri yayılmaya başladı. Hausdorf, Alman gazetesi Bild'e yaptığı açıklamada Voyager 2'nin bilgisayar hatasını sanki birileri aracı kaçırıp yeniden programlamış ve bizlere olayın tamamı anlatılmıyor şeklinde konuştu. Aslında kısmen haklı olduğu birkaç gün sonra NASA'nın açıklamasıyla ortaya çıktı. Aracın üzerindeki bilgisayarlardan birinin hafıza bit'lerinden biri ters dönerek iletilen verilerin okunamaz hale gelmesine sebep olmuş ve sorun 20 Mayıs'ta tamamen çözülmüştü.

Hausdorf'un hikayesi her ne kadar çok daha heyecanlı olsa da atladığı bir noktayı mühendisler açıkladı. Bu dönemde Voyager 2'nin yolculuğuna dair toplayıp ilettiği bilimsel veriler okunamaz hale gelse de aracın sağlık durumuyla ilgili veriler doğru ve kesintisiz şekilde gelmeye devam ediyordu. Bu süre içinde aracın sistemlerine herhangi bir müdahale olmamıştı ve aracın rotası kesintisiz izlenebiliyordu. Bilgisayardaki parçacığın dönmesine muhtemelem kozmik ışınlar ya da başka çevresel faktörler sebep oldu. Voyager 2 şimdiye kadar insanların uzayda en uzağa gönderdikleri 3. araç ve Güneş Sistemi'nin sınırlarına ulaştı. Bu bölgede kozmik ışınların etkisi dünyadakinden kat kat fazla. 

Dünyadan 17 milyar kilometre ileride olan Voyager 2, yaklaşık 32 ışık saati uzakta. En uzak ikinci araç olan Pioneer 10'a yaklaşıyor ama en uzak araç olan Voyager 1'e asla yetişemeyecek. Voyager 1 artık yıldızlararası uzay boşluğunda seyahat ediyor.

Mamutlar Geri Geliyor

Daha çok "Buz Devri" isimli animasyon film serisinden bildiğimiz, binlerce yıl önce soyu tükenen, tüylü filler olarak niteleyebileceğimiz mamutları Harvardlı bilim insanları ileri genetik teknolojilerle yeniden üretmeyi deneyecek. Ekip, araştırmalarını önümüzdeki hafta Boston'da başlayacak Amerika Bilimsel Gelişim Derneği'nin (AAAS) yıllık toplantısından hemen önce açıkladı. Ekibin amacı popüler genetik düzenleme yöntemi CRISPR yoluyla "fil-mamut karışımı embriyolar" üretmek.

Ekibin araştırması henüz hücresel düzeyde. Fil ve mamut genlerini değişik şekillerde bir araya getiriyorlar. Embriyolar henüz üretilmedi ama ekibin açıklamasına göre önümüzdeki 2 yılda ilk embriyolar oluşturulacak ancak genetik üretim metoduyla nesli tükenen canlıların yeniden hayata döndürülmesine henüz hiçbir yerde izin verilmiyor. Yani mamutların yeniden dünyada gezdiğini görmemize daha çok uzın zaman var. Zaten ekip de mamutları canlandırmaya çalışmıyor. Bunun yerine fil-mamut karışımı bir türün embriyoları üzerinde araştırma yapıyorlar. Eğer tüm izinler sağlanırsa ve araştırmalar başarılı olursa üretilen embriyolar dişi bir filin rahmine yerleştirilmeyecek, onun yerine yapay rahimde büyütülecek. Şimdiye kadar bu yöntem hiç denenmedi ve başarılı olup olmayacağı da bilinmiyor ama ekip, nesli tükenme tehlikesi altındaki hayvalardan olan fillere zarar verme ihtimaline karşılık bu yöntemi tercih ettiğini belirtti. 

Ekibin açıklamasının ardından tüm dünyada etik tartışmalar başladı. Yine de bilimin bu biyoteknolojik seviyeye gelmesi pek çok hastalığın tedavisi için de umut oluyor.