radyobir
radyobir

Yazara E-mail Gönder

Hong Kong'daki Perili Köşk'te ölüm

Hong Kong’da bir lunaparktaki perili köşk temalı korku evine giren 21 yaşındaki genç, teknik arıza nedeniyle yaşanan kazada metal bir nesne tarafından ezilerek feci şekilde can verdi.



Cheung soyisimli genç, Hong Kong’daki Ocean Park isimli lunaparkta ekim ayında kutlanacak Cadılar Bayramı için hazırlanan Buried Alive (Canlı Gömülmek) isimli korku evi eğlencesinde hayatını kaybetti. Buried Alive’a girdikten beş dakika sonra bilinci kapalı şekilde bulunan Cheung, kaldırıldığı hastanede tüm çabalara kurtarılamadı. Ocean Park, her yıl Cadılar Bayramı kapsamında çeşitli tematik eğlenceler düzenliyor.



Bu yılın korku evi temasını mezarlık olarak belirleyen korku evinde ziyaretçiler tabut şeklindeki vagonlarla geziyor. Cadılar Bayramı temalı festivalin bu yıl 5 Ekim’de açılması planlanırken sınırlı sayıdaki ziyaretçi, erken giriş hakkıyla parkı, açılmadan geziyordu. Erken giriş hakkıyla parka giren Cheung’un korku evinin içinde girilmesi yasak olan kısma girip burada tabut şeklindeki vagonlardan biri tarafından ezildiği düşünülüyor. Polisin araştırması sonuçlanana kadar da korku evinin kapalı kalmasına karar verildi.  

Maymun selfie’si nedeniyle iflas eden fotoğrafçının PETA ile davasında karar çıktı

Tüm dünyanın ilgisini çeken ve birkaç yıldır devam eden "maymun selfie’si davası”nda karar çıktı. 2011 yılında Sulawesi’ye giderek maymun ve makakların fotoğraflarını çeken vahşi yaşam fotoğrafçısı İngiliz David Slater, soyları tükenme tehlikesi altındaki hayvanlarla uzun zaman geçirerek güvenlerini kazandı. Slater’ın uzun çabalar sonucu kurduğu teknik düzenekle bir maymun deklanşöre basarak kendi fotoğrafını yani selfie’sini çekti. Wikimedia görsel veri tabanı, deklanşöre basanın fotoğrafçı değil bir hayvan olması sebebiyle fotoğrafı Slater’a mal etmek yerine herkesin telif hakkı ödemeden kullanabileceği bir fotoğraf olarak sınıflandırınca olay Slater’ın dikkatini çekti ve itiraz etti. Durumu öğrenen hayvan hakları grubu PETA da telif hakkının maymuna ait olduğunu, hayvanların da telif hakkı sahibi olabileceğini kanıtlamak için olayı yargıya taşıdı ve yıllar sürecek vahşi yaşam fotoğrafçısının iflasına sebep olacak dava süreci başladı.



Mahkeme ilk kararında telif hakkının fotoğrafçıya ait olduğuna karar verince PETA bir üst mahkemeye başvurdu. Yıllarca uzayan davanın son duruşmasında mahkeme, fotoğrafın çekilme sürecine kadarki çabanın fotoğrafçıya ait olduğunu belirterek Slater’ı haklı buldu. Sürecin sonunda kazanmasına rağmen Slater ve PETA, anlaşmaya vardıklarını açıkladı. Her iki taraf da hayvanların yaşam haklarına dikkat çekmek ve yaşam koşullarını iyileştirmek için çalıştıklarını belirterek bundan sonra söz konusu selfie’nin tüm telif haklarından %25’ini Slater’ın maymunların korunmasına yönelik çalışmalara bağışlanmasına karar verdi. Böylece Slater da tekrar kariyerine dönüş yapabilecek.

Uyuşturucu alan köpek, sahibini BBC kameraları önünde öldürdü

Uyuşturucu ile mücadelenin önemine dair tüm dünyada pek çok çalışma yapılıyor. Bu ülkelerden birisi de İngiltere. İngiltere’nin ulusal yayıncılık kanalı BBC, Britanya Uyuşturucu Haritası isimli bir belgesel çekiyor. Bu belgeselde yer alan kişilerden biri olan bilgisayar teknisyeni Mario Perivoitos (41), kameraların önünde kendi köpeği tarafından saldırıya uğrayarak hayatını kaybetti. Londra’da yaşayan Perivoitos, akşam 10 sularında eve oldukça uyuşturucu almış bir halde geldi. Aldığı uyuşturucuların etkisiyle epilepsi krizi geçirmeye başlayan Perivoitos’a, Major isimli Staffordshire Bull Terrier cinsi köpeği saldırdı. Kanında yasal limitin 8 katı üstünde kokain ve morfin tespit edilen Major, sahibinin yüzü ve boynuna saldırdı.



Perivoitos’un boynuna dişlerini geçiren köpeği, BBC kamera ekibi 30 dakika boyunca geri çekmeyi başaramadı. Ekip, bu sırada polise de haber verdi fakat kapının sıkışması sebebiyle polis de 10 dakikalık uğraşın ardından eve girebildi. Ambulansla hastaneye kaldırılan Perivoitos, yüzüne aldığı darbelerin yanı sıra boynundaki damarların parçalanmasına bağlı kan kaybı ve beyin kanaması teşhisiyle kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Polis, şimdi köpeğin kanında bu kadar uyuşturucunun nasıl bulunduğunu tespit etmeye çalışıyor. Zehirlenme uzmanı veteriner Nicholas Carmichael, hayvanın idrarında bu miktarda kokain ve morfin bulunması için yemiş olması gerektiğini belirterek sahibinin geçirdiği epilepsi krizinin de köpeğin davranışını tetiklemesine sebep olabileceğini söyledi. Perivoitos’un komşuları ise Major’ın çok uslu bir köpek olduğunu, sahibinin ise sık sık çevreye rahatsızlık vermekten şikayet edildiğini belirtti. Buna rağmen yetkililer Major’ın uyutulacağını belirtti fakat bu işlemin henüz gerçekleşip gerçekleşmediği bilinmiyor. 

Venezüella Devlet Başkanının "Tavşan Yiyin” planı suya düştü

Uzun yıllar ekonomisi tamamen petrol ihracatına dayanan, bunun dışında her türlü gıda ve teknolojik malzemeyi ithal eden Venezüella, petrol fiyatlarının dünya genelinde düşmesi ile ciddi ekonomik krize girmişti. Üstüne Devlet Başkanı Maduro’nun ülkeyi tek adam sistemi ile diktatörlüğe ve iç savaşa sürüklemesi ile Venezüella, tarihinin en kötü ekonomik krizi, açlık ve özellikle çocuklar arasında yetersiz beslenmeye bağlı sağlık sorunları ile boğuşuyor. 2016 yılının başlarında yapılan araştırma, halkın %75’inin ortalama 8,7 kilogram kaybettiğini ortaya çıkardı. Venezüella hükümetinin Batı’yı ve emperyalizmi suçladığı duruma çözümü ise Tarım Bakanı Freddy Bernal’dan geldi.



Bernal, halkı hayvan proteini almak için tavşan yetiştirmek ve tavşan yemeğe teşvik eden kampanya başlattıklarını söyledi. Devlet Başkanı Maduro da Bernal’in planını destekleyerek ülkenin 15 bölgesine pilot proje olarak tavşan sevkiyatı yapıldığını, insanlara tavşan dağıtıldığını belirtti. Maduro, "Tavşan Ye” olarak geçen planı, tavşanların çok üremesi sebebiyle iyi bir protein kaynağı olduğunu iddia ederek destekliyor.



Muhalefet ise planı "kötü bir şaka” olarak nitelendiriyor. Venezüella hükümetine en güzel cevabı ise yine halk verdi. Hükümet yetkilileri tavşan dağıtılan bölgelere kontrol için gittiklerinde insanların tavşanları evcil hayvan olarak sahiplendiğini gördü. Bakan Bernal, insanların tavşanlara kurdeleler takıp isim verdiğini hatta birlikte uyuduklarını belirterek tüm medya kanallarında tavşan eti yenmesi konusunda kampanya başlatılmasını istedi. Maduro da insanların tavşan eti yememesini kültürel olarak niteledi ve yine Batı’yı suçladı.

Gizem Şenyurt | Eyl 17 2017 | Ziyaretçi: 739
Sitemiz yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm haklarının sahibidir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
YUKARI