radyobir
radyobir

Uzmanlar Talisca'da birleşti...

Spor Toto Süper Lig'in 4. haftasında Beşiktaş'ın Akhisar Belediyespor'u deplasmanda 2-0 mağlup ettiği maçın ardından yazar görüşleri...

19 Eylül 2016 11:20 | Kategori:

Rüştü Reçber (Hürriyet)

İlk 8 dakikadaki iştahlı, istekli görüntüsüne de üç pozisyon sığdırdı. Bu üçünün de altında Talisca’nın imzası vardı. Bunlardan bir tanesini gol yaptı. O gol anından ilk yarının sonuna kadar baktığımız zaman, Beşiktaş’ın oyun olarak verimli bir dönem geçirdiğini söyleyemeyiz. 45+1’de Caner’in kullandığı frikikle ve Rodallega’nın ters kafa vuruşuyla gelen gol bizlere ikinci yarıda da uyutan bir futbol izleyeceğimizin mesajını verdi.Tabii ki şunun altını çizmekte fayda var ikinci yarıdaki futbol, "2-0 öndeyim, hafta arası çok önemli bir maç oynayıp gelmişim, fiziksel olarak çok yıpranmışım ve dolayısıyla oyunda tempoyu düşürerek maçı bu şekilde bitiririm” anlayışının bir ürünüydü. Ve nitekim de Beşiktaş bunu başardı.

Güntekin Onay (Vatan)

Anderson Talisca ilk 8 dakikada 3. girişiminde golü bulacak kadar aktif ve hareketliydi. İyi oyun 15 dakika sürdü. Daha sonra Akhisar, Beşiktaş ceza sahasına gelmeye başladı. Adeta uyku moduna geçen siyah-beyazlı ekip rakip yarı alanda arka arkaya top kayıpları yaşadı. Akhisar, Beşiktaş ceza alanına orta sahayı kolay geçerek geldi ve etkili şutlar attı.DEVRENİN sonunda Caner Erkin’in frikiği Hugo Rodallega’nın başını sıyırıp ağlara gidince rahatladı Beşiktaş.

Erman Toroğlu (Sabah)

Geçen seneki şekildeki iki assolist Gomez ve Sosa yok. Şenol şimdi yeni şekille uğraşıyor. Siyah-beyazlı idareciler atıp tutuyorlardı: 500 Euro, 1000 Euro verirsek Gomez bizde kalır diye. Şimdi yöneticiler "Gomez, Wolfsburg'a bu paraya gider mi" diye kovalıyorlar. Dün gece oynayan kaleci Fabri iyi kumaş. Israr etmek gerekir. Siyah-beyazlılar zorlanmadan kazandı. Niye? Çünkü Akhisar ne geçen sene ne de evvelki seneki Akhisar değil. Onların da kimyası bozulmuş. Beşiktaş'ta makine henüz tam çalışmıyor. Bazen işliyor, bazen tekliyor.

Atilla Gökçe (Milliyet)

Oyun anlayışı belli. Hem topa sahip, hem de maça egemen olmak birinci hedef. Sonrası gol için hep daha çok adamla daha çok pozisyon üreterek yüklenmek... Orta alanda, savunmada, ileri uçta ve kanatlarda gol için sürekli baskı yapmak, şut çekmek, pozisyona girmek.

Evet, Beşiktaş’ın gerçekten seyre değer güzel bir futbol anlayışı var. Zaman zaman -dünkü gibi- bu anlayıştan koparak rakibin çok kolay hücum etmesine, pozisyona girmesine olanak tanımasına rağmen yine de güven veren bir ekip.

Beşiktaş’ın geçen yıla göre artı değerleri de söz konusu.. Mario Gomez, Jose Sosa, Gökhan Töre ve İsmail Köybaşı’nın tartışma yaratan, tedirginliğe yol açan ayrılığından sonra kararsız ve uzun bekleme sürecine girildi. En korkulan şey, "Gelen gideni aratır mı?” sorusuydu... Gördük ki hiç de boş durmamışlar... Gelenin gideni aratmaması için özenle seçip almışlar. Böyle bakınca Talisca, Gökhan İnler ve Aboubakar, Adriano’nun "akıllı seçimler” olduğunu söyleyebiliriz.

Ali Gültiken (Habertürk)

Akhisar, Beşiktaş için bu maça kadar olan ‘zor deplasman’ statüsünü kaybetti. Her şeyin bir ilki var. Hiçbir şey de sonsuz değil. Beşiktaş’ın var olan takım düzeni, felsefesi dün itibariyle bu zorluğu da aştı. Maçın başından itibaren parlayan bir ışık olarak Talisca’yı gördük. 5. dakikada girdiği pozsiyonlarla golün sinyallerini öncesinden verdi. Çok yönlü bir oyuncu. Hem orta alanın içerisinde hem de kanatlarda oynayabileceğini bu maçta çok daha net bir şekilde gördük. Nitekim Şenol Hoca da birkaç defa oyun içerisinde pozisyonlarını değiştirerek taktik silahı olarak Talisca’yı kullandı.

Sitemiz yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm haklarının sahibidir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
YUKARI