Bilirkişilere, rapor hazırlamadıkları halde hazırlamış gibi göstererek para ödenmesini sağladığı iddiasıyla Şahin ve 4 bilirkişi hakkında dava açıldı. Tutuklanan Şahin’in, "resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık” suçlarından 29 yıla kadar hapsi istendi. Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlanacak davanın iddianamesinde Şahin’in, rapor hazırlanmamasına rağmen 4 bilirkişiye toplam 1 milyon 502 bin lira ücret ödeyerek, kamuyu zarara uğrattığı kaydedildi. Şüphelilerin mal varlıklarına tedbir kararı da konulurken, Şahin’in görev yaptığı süre içinde yaptığı tüm işlemlerle ilgili de ayrı soruşturma açıldı. 

‘HATIRLAMIYORUM’

İddianameye göre ifadesinde, şüphelilerin üçünü adliyede bilirkişilik yapmaları, birini ise aile dostu olması nedeniyle tanıdığını anlatan Şahin, olanları ise "psikolojik rahatsızlığına” bağladı. Savunmasında psikolojik tedavi gördüğünü iddia eden Şahin, "Sarf kararlarını hangi tarihten itibaren yazdığımı bilmiyorum, sahte olup olmadıklarını da bilmiyorum. O dönemde psikolojik olarak rahatsızdım. Özel bir psikiyatri merkezinde tedavi gördüm, ancak tarihini hatırlamıyorum. Çalıştığım hâkimlere ve insanlara zarar vermeyi seviyorum” dedi. 

‘GÖZLEM ALTINA ALINMASINA GEREK YOK’ RAPORU

Bu savunma sonrası Ankara Numune Hastanesi’ne sevk edilen Şahin’e, burada yapılan psikiyatrik değerlendirmeler sonucunda "gözlem altına alınmasına gerek olmadığına” dair rapor verildi. Vurgunun ortaya çıkarılmasını sağlayan kâtip N.S. ise ifadesinde, Nahide Şahin için, "Birlikte görev yaptığımız süre boyunca psikolojik bir rahatsızlığı olduğuna dair gözlemim olmadı. Talimat evrakını kilitli dolabında saklıyordu. Araştırmalarımız sonucunda ödeme kâğıtlarının sahte olarak düzenlendiğini tespit ettik” dedi. Davanın şüphelileri arasında yer alan 4 bilirkişi ise "Oluşan kamu zararını gidermeye hazırız, bize ödenen ücretlere dair tespitlere itirazımız yok, pişmanız” diyerek etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediklerini söyledi.

Hürriyet