radyobir
radyobir

Babanın feryadı: "Oğlumu öldürdüler!.."

Ölümünün ardındaki giz perdesi aralanamayan ASELSAN'ın genç ve başarılı Mühendisi Hüseyin Başbilen'in babasıVehbi Başbilen 'Yaz Boz'a tüyleri diken diken eden iddialarda bulundu.

16 Haziran 2014 16:22 | Kategori: Yaşam

ODTÜ'yü 3,5 yılda bölüm ikincisi olarak bitiren Oğlu Hüseyin Başbilen'in 10 yıldır ASELSAN'da görev aldığını belirten acılı baba, önemli projeleri onun onayladığına dikkat çekti.
Oğlunun Türkiye'nin savunma sistemi için elzem Milli Tank Projesi'nin sunumunu yapacağı gün öldüğünü dile getiren Başbilen, şu sarsıcı açıklamaları yaptı: Jandarmalar olay yerine beni yaklaştırmadı. Borcundan intihar etti dediler, ama oğlumun son model aracı, bankada parası, hisse senetleri vardı. ASELSAN yetkilileri taziye ziyaretinde 'Bu işin peşini bırakmayacağız' dedi, ama gidiş o gidiş, ne arayan ne de soran var. Sonuç yok. savcıya gittim, 'yüzde 100 intihar' dedi. Köylüler oğlumun cesedinin olduğu aracı görmüşler. Muhtar ifadesinde 3 aracın geldiğini söyledi. Oğlum inançlı, yardımsever bir insandı.

"Çelişkili intihar mektubu!" 

Oğlum henüz iki aylık evliydi, intihar edecek hiçbir sebebi yoktu. Sözde intihar mektubu ortaya çıktı. Sonradan' imza' koydular! Bu intihar mektubuna dayanarak dosyayı kapattılar. Otopsi raporunda yanlışlık yaptık' dediler. 2011'den beri 5 savcı değişti. Yine oğlum bulunduğunda atardamarları kesikti ama araçta hiç kan yoktu. Ayrıca oğlumun çantası boştu, flaş diski ve laptop'u da kayıptı, hala bulunamadı. Oğlumun psikolojik sorunları olduğunu söylediler, ama hayatı boyunca grip ilacı dışında başka ilaç kullanmadı.

"İki kişiyi aynı anda vurabilen kurşun icat etti" 

Oğlum Milli Tank Projesi'ne gönüllü başladı. "ASELSAN'da bir projeye tamam demezsem o proje uygulanmaz' derdi. Oğlum aynı anda iki kişiyi vurabilen kurşun icat etmiş. Ayrıca gece görüş dürbününü Genelkurmay Başkanı'na sundu. Genelkurmay Başkanı oğlumun alnından öpmüş. Ölümünden sonra sessiz telefonlar geldi. Hastaneye gitmediği halde 'hastanede yattı' kağıtları çıkardılar. ABD oğluma cazip tekliflerde bulunuyordu, o gitmedi. Ciğerim yanıyor, pencerede her gün oğlumu bekliyorum. Her gece rüyamda görüyorum. Oğlumun ölmeden önce yiyemediği son poğaçasını bana verdiler. 8 yıldır o poğaça bozulmadı. Allah'ın hikmeti diyoruz. Olayın aydınlatılmasını istiyorum."

Sitemiz yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm haklarının sahibidir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
YUKARI