radyobir
radyobir

"Doğal Bypass yaşam kalitesini bozmuyor!"

"EECP tedavisi, kansız, ameliyatsız, uygulaması kolay, maliyeti düşük, ağır olmayan hastaların hastanede yatmasını gerektirmeyen ve yaşam kalitesini bozmayan bir tedavi. Ama aynı zamanda, damar sertliği ve koroner kalp hastalığının ilerlemesini geciktirici, sık hastane başvuru ve yatışlarını, sık koroner anjiyografi ve stent takılması gereğini de azaltan bir tedavi. Ama diğer tedavilere odaklanmış merkezler, EECP tedavisini pek devreye sokmuyor, hatta hiç sözünü etmiyorlar. Bu nedenle ülkemizde de EECP tedavisi yaygınlaşmadı."

07 Ocak 2016 11:28 | Güncelleme :07 Ocak 2016 14:26 | Kategori: Sağlık

Prof. Dr. Günsel ŞURDUM AVCI

Röportaj: 2016 @Sezai ŞENGÖNÜL

Günsel Hanım kısaca aile köklerinizden ve kendinizden biraz bahseder misiniz,  okuyucularımız sizi tanısınlar?

Kayseri doğumluyum. Kızlık soyadım "Şurdum” aslında sülale adım. Şurdum’lar, Kabartay Balkar Cumhuriyeti Başkenti Nalçık şehri yakınlarında Zeyiko köyü kökenli çok geniş bir sülale. Oradan, Anadolu’ya gelenlerden bir gurup ‘Şurdum’lar Kayseri-Sivas yöresine, Uzunyayla’ya yerleşmişler. Benim Dedemler Bandırma Sığırcık köyüne yerleşmişler. Ayrıca Osmanlı’nın diğer topraklarına da gidenler var. Bugün, Kafkasya’dakiler dışında, Türkiye’de Ürdün’de, Suriye’de, Avrupa ülkelerinde, Amerika’da da çok sayıda Şurdum var. Biliyorsunuz Ürdün’de Kırallığın en güvendiği halk Çerkesler. Ürdün’deki Şurdumlar arasında, savaşlarda büyük kahramanlık göstermiş, General rütbelerini almış, kuvvet komutanlıklarına kadar yükselmiş çok ünlü olanlar da var. İ.Ü. Tıp Fakültesi mezunuyum. Şu an özel bir hastane de; Kardiyoloji Merkezi Eecp Tedavi Ünitesi sorumlusu olarak çalışmaktayım.

İlginç bir soru sorarak başlayalım söyleşimize hocam… ‘Kalp’ sözcüğünün sizde yaptığı çağrışımlar neler… Hem fiziken hem manen…

Kalp sözünün bende yaptığı çağrışım, bulunduğum ortama göre değişir. Bir dost, sohbet ortamında ya da sanatsal bir etkinlikte bulunuyorsam, sevgi, şefkat, aşk gibi duyguları çağrıştırır. Hastane ortamı, yakınmaları olan bir kimse ile karşılaşma ya da görüşme, bilimsel kongrelerde ise, ana karnında başlayarak, ölünceye kadar, durmadan inlenmeden, vücuda kan pompalayan, dört odacıklı bir organ, onun çeşitli hastalıkları, kalp krizi, kalp yetersizliği, açık kalp ameliyatı sırasında cerrahın avuçları içinde gördüğüm et parçası gibi şeyler gözümün önüne gelir.

Hasta şayet ölmez ise krizden sonraki yaşamı…

‘Kalp krizi’ nedir?

Kalbi kanlandıran damarlardan birisinin aniden tıkanması ve o damarın kan götürdüğü bölgenin aniden kansız kalması durumuna "kalp krizi,” ya da tıp dilinde "miyokard infarktüsü” denir. Çok ciddi bir durumdur. Genellikle göğüste dayanılmaz bir ağrı ile birliktedir. Acilen kalp bakımından donanımlı bir hastaneye başvurulması gereklidir. Ani ölüm olmaz ise, damar tıkandıktan sonra kansız kalan bölgede, kasılabilen kalp kası dokusunun yerini, kasılma yeteneği olmayan bağ dokusu alır.

Belirttiğiniz üzere hasta ölmez ise krizden sonra yaşaım seyri nasıl olur, değişir mi?

Geçirilen bir kalp krizinden sonra ortaya çıkan bağ dokusu alanı geniş ise, kalbin kan pompalama gücü azalır ve hasta sonraki yaşantısını kalp yetersizliği içinde sürdürmek zorunda kalabilir.

Genelde şunu duyuyorum; Hastaneye gidenlere ailesiyle ilgili sorular soruyorlar örneğin ailenizde çok yakınlarınız arasında kalp krizi geçiren var mı, kriz sebepli ölümler var mı vb. şekilde. Genetik bağ ile ikinci üçüncü nesil kalp hastalarının denli bir bağlantısı var hocam?

Kalp hastalıkları ve kalp hastalığı için risk oluşturan faktörlerin genetik yatkınlıkla bağlantısı olduğu kabul edilmektedir. Zira, anne, baba, kardeş gibi birinci derecede akrabalarında koroner kalp hastalığı, kalp krizi, bypass ameliyatı, kalp yetersizliği, ani ölüm olanlarda, koroner kalp hastalığı ve bu saydığım durumların ortaya çıkma olasılığı, yakın akrabalarında bu durumlar olmayanlara kıyasla, daha yüksek oranda görülmektedir.

Bu genetik ilişki ya da bağ, başka hastalıklar için de söz konusu mudur?

Aynı ilişki, damar sertliği ve koroner kalp hastalığına yatkınlık sağlayan şeker hastalığı, tansiyon yüksekliği, kan yağları yüksekliği için de ve doğuştan olan kalp hastalıkları için de söz konusudur.

Akraba evlilikleri kalp sağlığı açısından da riskli…

Peki… Akraba evliliklerinden olan nesil için bahsediyorum. Onlarda kalp rahatsızlığı riski var mı, sıradan diğer evliliklere nazaran?

Elbette var. Akraba evliliklerinde, başka hastalıklar için olduğu gibi kalp hastalığının ortaya çıkma riski de yüksek. Akraba evliliği hiç iyi bir şey değil.

Tüm bunlardan sonra şu soruyu da sormam lazım… Tıp bilimi günümüzde artık çok ilerledi… Bu bağdan bağımsız olarak, bu tür ailesinde Kalp sorunu olanlardaki bu genetik bağı koparmak için herhangi bir tedavi yöntemi geliştirilemedi mi?

Bu konuda çalışmalar var ama rutin uygulamaya girmiş bir tedavi yöntemi yok henüz.

Kalp krizlerini anlamada, sanırım insanlar olarak bilgimiz az gözlemlediğim kadarıyla… Çünkü genelde çok geç anlıyoruz veya anlayamıyoruz. Hatta hastayı kaybediyoruz da… Ağrılar karıştırılıyor, seçemiyoruz diğer başka belirtileri de… Bu konuyu aşmamız için neler tavsiye edersiniz?

Sitemiz yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm haklarının sahibidir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
YUKARI