USC araştırmasına göre, geçen yıl en çok gişe hasılatı yapan 100 yapımda konuşan karakterlerin sadece yüzde 34,6'sı kadın rolleriydi. Annenberg Kapsayıcılık Girişimi, 2007 yılından bu yana her yıl kadın ve erkek rollerin sinema yapımlarındaki yerini ve başka istatistikleri analiz ediyor.

Araştırmacılar, COVID-19 pandemisinden bu yana beyazperdede kadın ve erkek eşitliği için sağlanan ilerlemelerde duraklama olduğunu tespit etti. Bazı açılardansa 14 yıldır çok az kazanım elde edildi. Örneğin 2019'da konuşan karakterlerin yüzde 34'ü kadınken 2008'de bu oran yüzde 32,8'di.

Annenberg Kapsayıcılık Girişimi'nin kurucusu ve direktörü Stacy L. Smith, "Eğlence sektörünün rol dağılımlarında kızlar ve kadınlar için anlamlı değişiklikler yaratacak ilerlemeler sağlama konusunda çok az arzu ve motivasyon içinde olduğu açıkça görülüyor. Kazanım olmaması, özellikle on yıllardır verilen çabalar sonrasında hayal kırıklığı yaratıyor” dedi.

En çok gişe hasılatı yapan filmleri analiz eden rapor, streaming platformları ve daha küçük stüdyoların çok sayıda yapımını kapsamasa da Hollywood'un nasıl değiştiğine ilişkin bir tablo sunuyor.

Rapor aynı zamanda yönetmen Greta Gerwig'in küresel çapta 1 milyar 200 milyon dolarlık gişe hasılatı yapan filmi Barbie'nin vizyona girdiği döneme denk geldi. Barbie, bir kadın yönetmenin en fazla gişe hasılatı yapan filmi olarak da rekor kırdı. Geçen yıl en çok gelir getiren 10 filmin sadece biri, kadın yönetmene aitti. Oysa 2019, 2020 ve 2021'de bu sayı daha yüksekti.

BM tarafından hazırlanan son raporda, dünyada kadınların yalnızca yüzde birinden azının cinsiyet ayrımcılığının çok daha az hissedildiği, kadının güçlü olmasına izin verilen ülkelerde yaşadığı tespit edildi. 

Raporda yer alan bazı bulgularsa beyazperdede kapsayıcılık alanında ilerleme sağlandığına işaret ediyor. En çok gelir getiren filmler, daha önce hiç olmadığı kadar çok kadın başrol oyuncusu içerdi. 2022'de başrollerin yüzde 44'ünü kadın ya da kızlar oynadı. 2007'deyse bu oran sadece yüzde 20'ydi.

Yeterince temsil edilmeyen etnik gruplardan konuşan karakterleri canlandıran oyuncu sayısında da önemli artış oldu. 2022'de Amerikan nüfusunun yüzde 41'ini oluşturan siyah, Hispanik, Uzakdoğulu ve beyaz olmayan diğer azınlıklardan oyuncular, filmlerde konuşan karakterlerin yüzde 38,3'ünü oluşturdu. Sinema yapımlarında yer alan Uzakdoğulu karakterlerin oranı 2007'de yüzde 3,4'ken geçen yıl yüzde 15,9'a çıktı.

Ancak bazı istatistikler, sinema sektörünün COVID-19 pandemisi sırasında bazı alanlarda gerileme içine girdiğini ortaya koyuyor. 2022'de en çok gelir getiren filmlerde başrol oyuncularının yüzde 31'i etnik gruplardandı. 2021’deyse bu oran yüzde 37'ydi. 2020'de en çok gişe hasılatı elde eden 100 filmin 46'sında Latin kökenli konuşan bir karaktere yer verilmemişti.

Stacy Smith, "Bu eğilimler, yeterince temsil edilmeyen etnik gruplara mensup oyuncuların ilerleme sağlamasının kısıtlı olduğunu ortaya koyuyor. Başrol oyuncuları açısından heyecan uyandırıcı değişiklikler olsa da gerçek hayatta varolan çok çeşitliliğin beyazperdeye de yansıtmak için yapılması gereken çok şey var” dedi.

2022'nin en çok gelir getiren 100 filminin sadece yüzde 2,1'i, konuşan LGBTQ+ karakterlere yer verdi. On yıl önce de bu oran hemen hemen aynıydı. Bu 100 film içinde 72'si hiçbir LGBTQ+ karakter içermiyordu.

Engelli karakter sayısı da sabit seyretti. 2022'de konuşan karakterlerin sadece yüzde 1,9'u engelli bir kişi rolünü canlandırdı. 2015'te bu oran yüzde 2,4'tü.

Smith, aktör ve senaristlerin eşit maaş, yapay zeka ve diğer meseleler nedeniyle greve gittiği günümüzde bugün yayınlanan raporun Hollywood'da hem beyazperde önünde hem de arkasında çalışanların taleplerine yenilerini eklemesi gerektiği görüşünde.