radyobir
radyobir

"Kız kardeşimi IŞİD'den parayla geri aldık"

IŞİD'in (Irak Şam İslam Devleti) 3 Ağustos 2014'te, Kuzey Irak'taki Şengal'i işgal etmesinin ve binlerce Ezidi'yi öldürmesinin üzerinden iki yıl geçti.

04 Ağustos 2016 06:57 | Kategori: Dünya

Şengal, 13 Kasım 2014'te Kürt güçlerin ortak operasyonuyla IŞİD'den kurtarıldı ancak binlerce Ezidi kadın ve çocuğun esir olarak halen IŞİD​​'in elinde olduğu biliniyor.

Şengal Ezidi Kadın Meclisi, hem Ezidi katliamının soykırım olarak kabul edilmesi hem de IŞİD'in elindeki esir Ezidi kadınların durumuna dikkat çekmek için 3 Ağustos günü saat 11:00'de dünyanın birçok ülkesinde bir dakikalık 'sessiz eylem' gerçekleştirme çağrısı yaptı.

IŞİD'in elinde bulunan Ezidi kadınların kurtarılması için Diyarbakır'da geçen yıl kurulan Zorla Alıkonulan Kadınlar İçin Mücadele Platformu bu çağrı üzerine Koşuyolu Parkı'nda bir eylem gerçekleştirdi.

Kendisi de Ezidi olan HDP'nin Diyarbakır milletvekili Feleknaz Uca platform adına basın açıklamasını okudu ve tüm Orta Doğu'da olduğu gibi Ezidi halkı üzerinde de IŞİD tehdidinin devam ettiğini hatırlattı.



Bu tehdit ortadan tamamen kaldırılana kadar mücadele etmenin kadınların tarihi sorumluluğu olduğunu ifade eden Uca, "Biz kadınlar diyoruz ki, soykırım ve kadın kırımı bir insanlık suçudur, suçlular hesap verene kadar adalet arayışımız son bulmayacaktır" dedi.

HDP Ezidi katliamının soykırım olarak kabul edilmesi için TBMM'ye kanun teklifi vermişti.

Mülteci statüsü talebi

Anma etkinliği Yenişehir Fidanlık Kampı'nda devam etti.

Şengal Bölgesi'nde katliamdan kaçan on binlerce Ezidi Türkiye'ye gelmiş, 5 bin kişi Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne ait Yenişehir Fidanlık alanında kurulan kampa yerleştirilmişti.

İki yıl zarfında Şengal ve Zaho'ya dönenler ve Avrupa'ya gidenler de oldu. Avrupa'ya gitmeye çalışanların bir bölümü Ege Denizi'nde boğularak yaşamını yitirdi.

Ezidilerin mülteci statüsünde olmadığı için çok zor koşullarda yaşadığını söyleyen kamp yöneticilerinden Ali Seçik, koşulların iyileştirilmesi ve mülteci statüsünün verilmesi için resmi makamlara yaptıkları girişimlerden sonuç alamadıklarını belirtti.

Çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan kamp

Şu anda Yenişehir Fidanlık kampında yaklaşık 1500 Ezidi kalıyor ve bu nüfusun çoğunluğunu kadınlar ve çocuklar oluşturuyor.

Burada kalan ailelerin çoğu hiçbir yere gidemeyecek durumda olanlar.

Kamp sakinlerinin çoğu hâlâ çadırlarda yaşıyor. Fiziki koşullar kamp sakinlerini zorlasa da görüştüğüm birçok kişi Şengal'e geri dönme taraftarı değil.

Futbol sahasında gerçekleştirilen anma etkinliğine katılan genç kadınlar, IŞİD'in elinde esir olan kadınları temsilen ağızlarına siyah bant çekmişler.



Sahanın etrafında Şengal'den kaçanların fotoğrafları ve katliam karşıtı yazılar yazıları asılmış durumda.

Aradan iki yıl geçmiş olmasına rağmen ortamda büyük bir yas havası var ama hemen herkes beyaz giyinmiş.

Kadınların çoğu hem ağıt yakıyor hem de ağlıyor.

'Şengal'de kaçırıldı Rakka'dan geri alındı'

Sare Hame Biro da ağıt yakanlardan biri.

22 yaşındaki kız kardeşi Rihan Biro da IŞİD'in kaçırdığı kadınlar arasındaymış.

İki çocuk annesi olan kardeşi örgütün elinde iki yıl esir kaldıktan sonra 35 bin dolara para karşılığında Rakka'dan geri alınmış.

"Kız kardeşimi parayla satın aldık" diyor ve ekliyor:

"IŞİD'in saldırdığı gün kız kardeşim Nure Ahmed Biro, karşı koyunca örgüt tarafından katledildi.

"Diğer kız kardeşim Rihan da ailesinden 13 kişiyle birlikte IŞİD tarafından Digure'den kaçırıldı. 14 kişinin biri erkek, üçü kadın, gerisi çocuk ve genç kız. Kardeşim kaçırıldığında telefonla bizi aradı ve esir alındığını söyledi.



"Bir IŞİD emiri tüm telefonları alıyor ama kardeşimin saçları kıvırcık ve telefonu saçının içine saklıyor. Aradığında Telafer'e götürüldüğünü söyledi ama altı ay önce 36 bin dolar para karşılığında onu aldığımızda Rakka'daydı.

"Aileden şu an altı kişi daha esir. Kardeşim kurtulduğu gün beş kurban kestik. Şimdi Zaho'da kocasıyla birlikte ve onlar da Avrupa'ya gitmeye çalışıyor".

Beyaz tişört, siyah bant

Şirin adındaki kadın da eşinin Dekhil ve Halid adındaki iki yeğeninin örgüt tarafından öldürüldüğünü söylüyor:

"Dün Facebook'ta Şengal şehitlerinin fotoğrafı paylaşılmıştı ve Halid'in fotoğrafının da ölenler listesinde yayınlandığını gördük. Dakhil alnından vurularak öldürülmüş ama Halid kaçırılmıştı. Dakhil'in dört, Halid'in iki çocuğu var ve hepsi de dokuz yaşından küçük."

Tawar da Şengal adını her duyduğunda ağlamaya başlıyor. Onun arkadaşı Aliya da IŞİD'in elinde şu an esirmiş. Üzerine giydiği beyaz tişörte gözlerinden kan damlayan ve ağzında siyah bant olan bir resmi çizmiş.

Tişörtü göstererek "Aliye'yi resmettim" diyor. O da çok konuşamıyor.

Avrupa Parlamentosu, Ezidi katliamını 3 Ağustos 2014 Şengal - Ezidi soykırımı olarak tanıma kararı aldı.

16 Haziran 2016 tarihinde Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi tarafından yayınlanan bir raporda ise IŞİD'in Ezidiler ve diğer azınlıklara yönelik soykırım işlediğini açıklandı.

Ancak kamp sakinlerinin çoğu, IŞİD'in yaptığı katliamın uluslararası örgütler tarafından soykırım olarak kabul edilmesini talep ediyor.

Sitemiz yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm haklarının sahibidir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
YUKARI